menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Çiftçide bilinçlenme işaretleri mi?

31 1
08.09.2024

Çok kez örnek verdiğim bir diyalog var, daha önce bir yerlerde yazmış da olabilirim, ama tekrarlamakta yarar var.

2007 Genel Seçimleri kampanyasını CHP adına İzmir’de sürdürürken yolum gene Tire’nin Gökçen beldesine (şimdi mahalle) düşmüştü. Kalabalık bir kahvehanede tarım merkezli konuşmamı sürdürürken bir çiftçi söz aldı ve “Sayın vekilim, dedi, siz 2002 seçimleri öncesinde de buraya gelmiştiniz ve gene bu kahvede konuşma yapmıştınız. Bize, uygulanan tarım politikaları değiştirilmezse 4-5 yıl sonra Küçük Menderes havzasında pamuk ekilmeyeceğini söylemiştiniz. Gerçekten de bu havzada pamuk bitti. Bunu nasıl bildiniz?”

Şöyle yanıtlamıştım: “Bu bir falcılık değildi. 2000 yılında başlatılan IMF ve DB tarım politikaları, tarımsal destekleri iyice daraltmayı öngörüyordu. Aynı yıl çıkarılan “Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkında Kanun” da Birliklerin (ve özellikle güçlü pamuk birliklerinin) destekleme alımlarındaki rolünü büyük ölçüde bitirmeyi amaçlıyordu. Yani herşey Niyet mektubunda ve Kanunda yazılıydı. Pamuk gibi yoğun girdi kullanılan bir üründe desteklemenin sınırlandırılması sonucunda –alternatif ürünlere yönelme olanaklarının bulunduğu Küçük Menderes gibi havzalarda– ilk terk edilecek ürün pamuk olacaktı. Ben size bunları aktardım. Ama bana inanmadınız. Şimdi iş işten geçti ama hâlâ kurtarılabilecek çok şey var…” Ama kurtarılan bir şey olamadı; tarımsal üreticiler, IMF politikalarını büyük gayretkeşlikle uygulayan, üstelik uluslararası tarım tekellerinin Pakdemirli gibi mutemet yöneticilerini bakan yapan AKP’ye inanmaya devam ettiler. Dolayısıyla 2007’den bu yana tarımdaki çöküş katlanarak sürdü.

Küçük Menderes havzası, Torbalı, Menderes, Ödemiş, Tire, Bayındır, Selçuk, Kiraz, Beydağ gibi tarımsal faaliyetleri yoğun olan ilçeleri kapsamaktadır. Ege’de pamuk sadece bu havzada bitmiş değildir; İzmir’in kuzeyinde Bakırçay havzasında da Menemen ovası dışında (orası da yapılaşma baskısı altında) pamuk üretimi kalmamıştır, özellikle de bu bölgenin uzun lifli ünlü Bergama pamuğu artık yok gibidir. Manisa’da da pamuk üretimi bitmiştir.

Ege Bölgesinde artık sadece Büyük Menderes havzasında özellikle Söke’de anlamlı ölçeklerde pamuk üretimi sürdürülmektedir. Ama Türkiye’nin en iyi pamuğunun yetiştirildiği Ege bölgesinin Türkiye’nin pamuk üretimindeki payı iyice azalmıştır. Gerçi GAP bölgesinin ve Hatay’ın pamuğa daha çok yönelmesiyle bir telafi düzeneği çalışmıştır ama Türkiye’nin toplam pamuk üretimi ile tüketimi arasındaki olumsuz fark da iyice büyümüştür.........

© Birgün


Get it on Google Play