Sabrın sonu sefalet
Ekonomi yönetiminin ağzında iki anahtar kelime var: “sabır” ve “geçicilik”. Onlara kalırsa sade yurttaşlar biraz sabrederse, yaşam standartlarının düşüşüne, satın alma güçlerinin gerilemesine rıza gösterirlerse ekonomi düze çıkacaktı. Çünkü enflasyon geçiciydi, reel ekonomide durgunluk belirtileri geçiciydi, faizler de zaten zamanı gelince aşağı çekilecekti. Sokaktaki insanımız bu sözlere inanmasa da, piyasacı yorumcular sürekli “doğru politikalar uygulanıyor, Şimşek’e tam destek vermek gerekli” diyerek topluma pozitif mesajlar yayıyorlardı. Gelgelelim geçen hafta açıklanan Eylül ayı enflasyon verileriyle dezenflasyon programının yolunda gitmediğine dair kanaat güçlendi. Şimşek’e ve Merkez Bankası (MB) ekibine duyulan güven zedelendi.
Gerçi yandaş medya aylık %2.97, yıllık I.38 çıkan tüketici enflasyonunu, “Enflasyon P’nin altına indi” diye müjde gibi sundu. Halbuki artık herkesin öğrendiği “baz etkisiyle”, yani 2023 Eylül %4.75 enflasyonunun devre dışı kalmasıyla bu sonucun ortaya çıktığı açıktı. Şimdi bu barut da tükendi. Çünkü 2023’ün son çeyreğinde ortalama enflasyon %3.21’di. 2024’ün Temmuz-Ağustos-Eylül’ü kapsayan üçüncü çeyreğinin aylık ortalaması ise %2.50 hedeflenirken %2.89 çıktı. Kısaca, 2024 yıl sonu enflasyonu düşse düşse 2-3 puan daha düşer. Yılı Orta Vadeli Program’da (OVP) öngörülen A.5’in oldukça üzerinde kapatır.
MB sürekli, açıklanan manşet enflasyonu değil, mevsimsellikten arındırılmış veriyi temel aldığını söylüyordu. Bu ay o istatistik de TUİK tarafından kamuoyuyla paylaşıldı ve ilan edilen %2.80 yine, beklenen %2.50’nin üzerinde geldi. Böylelikle politika faizinin Ekim olmazsa bile Kasım’da indirilmesi beklentisi hemen hemen suya düştü. Şimdi ekonomi yönetimi ciddi bir ikilemle karşı karşıya kaldı: Yüksek faiz, sıkı para politikasında ısrar etse; şimdiden belirtileri görülen ekonomideki soğumanın ciddi bir durgunluğa dönüşme olasılığı artacak, “yumuşak iniş” senaryosu suya düşecek. Erken bir gevşemeye yönelse; bu kez de zaten yolunda gitmeyen enflasyonla mücadele programının çökme tehlikesi ortaya çıkacak.
İsterseniz enflasyonun neden hız kesmediğinin ayrıntılarını tartışmadan önce kritik rakamlara bir göz atalım. Öncelikle manşet yıllık enflasyon I.38 iken; fiyatlar mallarda @.23, hizmetlerde r.92 artmış. Arada yaklaşık 3’lük bir fark var. Zaten hizmetleri içermeyen üretici fiyat endeksindeki enflasyon da 3.09. Yılın ilk 9 ayında tüketici fiyatları 5.86 artarken, döviz sepetindeki artış .4’te kaldı. Böylelikle yavaş........
© Birgün
visit website