Hükümet gerçekten enflasyonu düşürmek istiyor mu? Ayşe teyzenin değil Timothy’nin ekonomisi
Normal hiçbir hükümet oy aldığı geniş yığınlara karşı hayat pahalılığının devamını istemez. Bundan yıllar önce, CHP sendikalar dolayısı ile yoksul kitlelere daha yakın idi. Bugün, CHP’nin yıllar önce elinde olan bu özelliği şimdilik AK Parti elinde bulunduruyor.
CHP’nin emperyalizmle yakın ilişkisi, buna ek olarak da aydın kibri ile halka küçümser gözle bakması vb. gibi konulara girmek istemiyorum. Geniş insan kitleleri açısından değerlendirildiğinde somut durum böyle. Eğer geniş yoksul kitleler Ak Parti ile birlikte ise Ak Parti enflasyon ve hayat pahalılığının devam etmesini istemeyecektir. Bu kitle geçim derdine düşerse, bir kez vatan savunması gerekçesi ile yanında yer aldığı Ak Parti’yi desteklemekten vaz geçebilir.
Bunu da en fazla Ak Parti’nin biliyor olması gerek.
Böyle olması gerektiği halde, gelişmeler beni Ak Parti’nin enflasyonu düşürmek ve halkı geçim derdinden kurtarmak istemediği şeklinde düşünmeye yönlendiriyor.
14 Mayıs seçimlerinden sonra gelen yeni hükümet ve onun bir parçası olan yeni ekonomi yönetimi, 2022 Kasım ayından itibaren düşmeye başlayan enflasyonu, büyük bir “beceri!” ile, yüzde 40 olarak devraldığı yerden altı ay içinde büyük bir enflasyonla mücadele sonucu yüzde 65’lere getirmeyi başarmıştır. Yapılan zamlar, yeni vergiler vs. ile enflasyonla “başarılı!” mücadelenin sonucunda ocak ayında da enflasyonda yükselme seyrinin artacağı çok açık bir şekilde ortadadır.
Bu başarılı! mücadelede Merkez Bankasının perşembe günü yaptığı 250 baz puan artışla yüzde 45’e getirdiği politika faizinde yükselmenin artık sonuna geldiklerini söylemektedirler. Gerekçeyi de liberaller hemen tarif ederek; “Yönetim, faizleri enflasyon hedefine göre ayarlamaktadır.” diyerek gerçek yapılmak istenenin enflasyonu düşürmek olmadığını gözlerden kaçırmak istemektedirler.
Liberallerin teorisi neydi? Eğer........
© Aydınlık
visit website