menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Pes artık!

45 0
02.05.2024

Geçtiğimiz haftanın son yazısını milli Eğitimde yaşanan sorunlara ayırmış özellikle, okuma çağındaki çocukların okul sıraları yerine çalışma hayatının içinde yer aldıklarına dikkat çekmiştik. Haklı olarak da Milli Eğitim Bakanlığı’ndan çocukların neden okullarda değil de tarlada, sanayide ucuz işgücü olarak çalıştırıldığını sormuştuk.
Biliyorsunuz; bu haftayı, Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adıyla açıkladığı yeni müfredat taslağını konuşarak geçirdik. Müfredat programına vakıf oldukça da görüyoruz ki, daha uzunca bir süre konuşacağız gibi,
Milli Eğitimin sorunları sayılamayacak kadar çok. En başta gelen sorun ise öğretmenler ve öğretmenlere reva görülen uygulamalar geliyor. Milli Eğitimde normal kadrolu öğretmenlerin yanı sıra çağdışı bir uygulama olarak gördüğümüz ücretli öğretmenler ve de özel okullarda adeta köle düzeninde çalıştırılan öğretmenlerimiz var. Bu öğretmenlerimizin toplam sayısı 1 milyon 139 bin 673 olarak biliniyor. Bu öğretmenlerimizin 975 bin 698’i resmi okullarda 163 bin 975 ise özel okullarda görev yapıyor. Resmi okullarda görev yapan öğretmenlerimizin 66 bin 780’i ise ücretli öğretmen statüsünde. Bunlar, derslere girdikleri sürece ücret alıyorlar. Yaz tatillerinde, ya da yıl ortasındaki tatil günlerinde derslere giremedikleri için ücret alamıyorlar ve sigorta işlemleri de yapılmıyor.
Yine ülkemizde 45 devlet, iki de vakıf üniversitesinde 58 eğitim fakültesi bulunuyor. İşte buralardan mezun olan öğretmenlerimize de “atanamayan öğretmenler” diyoruz. Sayıları bir hayli fazla olan bu öğretmenlerimiz devletten görev bekliyorlar.
ÖSYM verilerine göre, ülkemizde 56 bin 935........

© Anayurt


Get it on Google Play