menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İstek mi, İhtiyaç mı?

9 1
15.11.2025

Doymak mı, doldurmak mı? Modern dünyanın indirimlerle şekillenen arzularını ve tüketim alışkanlıklarını yeniden düşünmenin tam zamanı.

Eğer o pantolon indirimdeyse, isteğin haklıdır.

Artık modern dünyanın vicdanı böyle çalışıyor.

İstek mi, ihtiyaç mı, bütçende yer var mı, yok mu diye düşünmeden sepete tıklıyoruz.

Çünkü beynimiz indirimi ödül olarak algılıyor.

Dopamin salgılıyor, kendimizi iyi hissediyoruz.

Sanki bir başarı elde etmişiz gibi.

Oysa çoğu zaman o pantolon dolabın bir köşesinde, etiketiyle öylece kalıyor.

Bir de o bahaneler:

“Zayıflarsam giyerim.”

“Seneye fiyatı artar.”

“Bir daha böyle indirim gelmez.”

Oysa fırsat sandığımız şey, çoğu zaman sadece bir alışveriş bahanesi.

Gerçekten ihtiyacımız olmayan bir şeyi, duygusal bir boşluğu doldurmak için alıyoruz.

Bu yalnızca kıyafette değil, hayatın her alanında böyle.

Mutfağın dolabı, buzdolabı, banyonun rafı…

İki kişi yaşayan evlerde yirmi çeşit peynir, beş çeşit zeytin, sekiz çeşit yoğurt.

Oysa çoğu çöpe gidiyor.

Gerçek açlık yok ama doldurma isteği bitmiyor.

İnsan artık doymak yerine doldurmayı seçiyor.

Derin dondurucu tıka basa dolu, ama içimiz boş.

Çünkü biz artık karnımızı değil, hislerimizi doyurmak istiyoruz.

Ve sistem tam da bu duygunun üzerine kurulmuş durumda.

Üstelik bu sistem bizim kültürümüzden doğmadı; ithal edildi.

Black Friday, Singles Day, Cyber Monday, Halloween, Christmas, Valentine’s Day…

Hepsi başka kültürlerin pazarlama icatlarıydı, şimdi........

© 10 Haber