Gevezelik çok, vazifelerini yapmak hiç yok!
Daha önce belirtmiştim, bugünlerde somut olarak bir kez daha ispatlandı ve güncellendi ki, Türkiye’de taşıdığı “Belediye Başkanlığı” sıfatı dışında her şeye burnunu sokan, karışan, üzerine vazife olmayan yani bu durumlar harici her şeye bulaşan iki tip var. Biri Ekrem İmamoğlu, diğeri Tanju Özcan… Birisi Cumhurbaşkanı adayı olabilmek için işini yapmıyor, siyaset yapıyor; diğeri de “gündemde adım var olsun” diye işini yapmıyor, siyaset yapıyor. Tanju Özcan’ın Türkiye’deki gündemin, siyasetin konuşulduğu televizyon programlarında ne işi var? Hadi onun bir ölçüsü yok da onu davet eden televizyon yöneticilerinin de mi hiç aklı yok? Ekrem İmamoğlu ve Tanju Özcan gibi modelleri “Belediye Başkanlığı görevini” yapmaya medya yönlendirecekken, alanlarından çıkaran da yine bu medya oluyor.
Seçildiği 2019 tarihinden itibaren belediye başkanlığı dışında her şeye burnunu sokan Ekrem İmamoğlu’nu geçtiğimiz günlerde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek hakkında konuşurken izledim. İzlemez olsaydım. Resmen midem bulandı, kusacaktım. Bir insan bu kadar mı itici olur? İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’i görevini yaptığı için, çocukları üzerinden tehdit eden şu iğrenç üsluba bakar mısınız?
“Bak Başsavcı sana söylüyorum. Biz var ya senin evlatlarının bile -sana hiçbir faydamız olmaz, senin zihnin çürümüş de- senin evlatlarını bile bu muamelelerden kurtarmak için seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız. Bunu unutma. Söküp atacağız ki senin evlatlarının kapısına birileri dayanmasın. Senin evlatlarını sabahın köründe evinden kimse almasın.”
Geçmişte Savcı Mehmet Selim Kiraz’ı şehit eden terör örgütü DHKP-C’ye, örgüt mensuplarına, örgüt mensuplarının yakınlarına sahip çıkan CHP’nin sicili ortada iken, CHP’nin eski ve yeni Genel........
© Türkgün
