menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Mevhibe Turay: Gırgır'ın satışında inanılmaz şeyler yaşandı, polislerle giriş-çıkış yasaklandı, hazırlanmış sayfalar basılsın diye camdan atıldı!

41 7
02.06.2024

Diğer

02 Haziran 2024

Mevhibe Turay, gazeteci olarak başladığı kariyerine Oğuz ve Tekin Aral'ın asistanlığını yaparak devam etti. Gırgır'ın çizgi dışındaki tüm idari işlerini yöneten Turay, derginin satışına dek Aral kardeşlerle çalıştı. Mevhibe Turay, sürecin neredeyse her aşamasına tanıklık etmiş bir isim olarak sorularımızı yanıtladı.

- Gırgır maceranız nasıl başladı?

Çalıştığım gazetedeki ek kapanınca işsiz kaldım. Sonrasında 1978 yılında Fırt dergisinde yönetici asistanı olarak Tekin Aral ile çalışmaya başladım. Ancak Gırgır ile aynı katta ve aynı kadro ile çalışıyorduk. Böyle olunca Oğuz Aral da bana işler vermeye başladı. Gırgır'daki derginin yönetiminde karikatürün dışındaki alanlardaki idari büyük açıktan dolayı aklınıza gelebilecek her türlü konu bana gelmeye başladı. Derginin satışından, satın almalara, her hafta gelen karikatürist çocukların işlerinin dosyalanmasından ücretlerinin ödenmesine kadar her şey ile ilgileniyordum.

- Her zaman her iki dergi ile mi ilgilendiniz?

Evet, işler hep birlikte gitti.

- Genç çizerler hangi gün geliyordu ve nasıl bir işleyiş vardı?

Pazartesi günleri genç çizerler gelirdi. Öncelikle benimle görüşüyorlardı. Ben onların karikatürlerini dosyalıyordum. Oğuz Aral geldikten sonra o dosyaları kendisine iletiyordum. Aral, tek tek gelen arkadaşlarla görüşüyordu.

- Oğuz Bey dosyalarda işlere bakıyordu sonrasında beğenip satın aldıklarına makbuz veriyordu. O makbuzla tekrar size mi geliyorlardı?

Evet önceleri ben ödemeleri yapıyordum. Sonra muhasebe ödemeye başladı.

- Derginin gönderildiği bir protokol listesi var mıydı?

Evet, mesela yıllarca Abidin Dino'ya dergi gönderdim. O dönem yurt dışında yaşayan yasaklı isimlere de dergi gönderiyordum. Bütün okuyucu mektupları bana geliyordu. Dünyanın her yerinden dergiye mektuplar geliyordu.

- Çizerlere çok iyi ödemeler yapılıyormuş. Diğer çalışanlara da iyi maaş veriliyor muydu?

Çok, bana göre çok. Herkesin fikri nedir bilmiyorum ama bence çok veriliyordu. O dönem yirmili yaşlarda ve üniversiteye giden arkadaşlarımız babalarının 4-5 katı maaş alıyorlardı. Oğuz Aral'a bu konuda hiç kimse haksızlık edemez.

- Sadece sigorta ödenmemesi meselesi varmış. Sanırım Simavilerle ilgili bir durum. Siz ne dersiniz?

Simavilerle ilgili artı bir de tercihti. Daha sonraki dönemde de tercihlerini o konuda kullanabilirlerdi. Hani daha yüksek bir para kazanabilme adına........

© T24


Get it on Google Play