Yapay Zekâ’yı Düzenlemeyi Amaçlayan Kapsamlı Kanun Teklifi Mecliste
Meclis'e Kırıkkale Milletvekili Av. Halil Öztürk tarafından sunulan "5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi", Türkiye'nin yapay zekâ (YZ) alanındaki ilk kapsamlı yasama girişimi olması açısından tarihi bir öneme sahip. Teklifin genel gerekçesi, 2021 tarihli "Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi"ne atıfta bulunarak, "proaktif" bir yaklaşımla inovasyonu ve rekabetçiliği hedeflediği iddiasıyla başlıyor.
Ancak metnin derinliklerine indiğimizde, bu "fırsat" odaklı söylemin hızla yerini "tehdit" algılayan ve bunları "kontrol" etmeye çalışan mekanizmalara bıraktığını görüyoruz. Teklif, felsefi olarak bir YZ ekosistem yasasından çok, YZ'yi vesilesiyle mevcut internet denetim rejimini pekiştiren bir "güvenlik" metnine dönüşüyor. Bu haliyle yasa tasarısı, bir inovasyon stratejisi olmaktan çok, "Dijital Kale" inşa etme arzusunu yansıtıyor.
İnovasyona "Caydırıcı Etkisi"
Teklifin belki de en kaygı verici ve ekosistem için en tehlikeli maddesi, Türk Ceza Kanunu'na (TCK) eklenmesi planlanan 2. Madde. Bu madde, YZ'yi suç işlemek için kullanan kişiyi "fail" sayarak ceza hukuku doktriniyle uyumlu bir adım atıyor. Ancak cümlenin devamı, Türkiye'deki tüm teknoloji girişimlerinin üzerinde bir "caydırıcı etki" doğuracak bir yapı içeriyor: "Sistemin tasarımı veya eğitimi ile bu suçların işlenmesine imkân sağlayan geliştirici bakımından verilecek ceza yarı oranında artırılır."
Bu "imkân sağlama" gibi muğlak bir ifadeyle, YZ’nin "black box" (kara kutu) doğası gereği trilyonlarca olasılığı barındıran otonom bir sistemi geliştiren mühendise veya start-up'a ağırlaştırılmış cezai sorumluluk yüklemek, hukuken yönetilemez bir müdahale alanı yaratmaktır. Hangi yerli girişimci, bir kullanıcının modeli kötüye kullanması halinde "ağırlaştırılmış" hapis cezası riskiyle YZ modeli........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein