Veciz Sözler!
Bismillahirrahmanirrahıım
Bizleri; yeryüzünün en üstün ve en şerefli varlığı insan olarak yaratan, akıl nimetiyle donatan, sayısız nimetlerinin en üstünü Müslümanlardan kılan ve kurduğu Dünya ve diğer Âlem sofrasında sayısız nimetleriyle yaşatan ve tüm nimetlerinin hesabını hepimize bir nefes yakın olan ölümümüzle başlayan Kabir Hayatımızdan itibaren Ahiretin büyük buluşma ve duruşma gününde soracak olan Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allah’ımıza hamd ve Eşsiz Önderimiz, Sevgili Resulümüz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Resul Efendilerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Hocalarımıza Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olan Mümin kardeşlerimize, Din ve Vatan muhafızı Şehid ve Gazilerimize
salât ve selam olsun!
Kıymetli kardeşlerim!
Şanlı tarihimiz insan ve merhamet merkezliydi.
‘’İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’’ sözü, bizi üç kıtada altı asır insanlığa hâdim kıldı.
Biz, Hakk’ın safında İslam’ın Nuru'nun taşıyıcılarıyken cümle karanlıklar o nurda boğuldu.
O nur’la Hak ve adalet merkezli bir dünya kurduk!
O nur ki; dini, kültürel, geleneksel, örfi tecrübelerimizle ciltler dolusu bilgileri iki cümleye sığdıran ibretli, anlamlı deyişlerle, özdeyişlerle, atasözleriyle dile geldi. Nesilden nesile aktarıldı.
Bizi, biz yapan o değerlere ise dünden çok daha muhtacız.
Sosyo, kültürel, inanç ekseninde büyük saldırılara maruz kalıyoruz. Erezyonlar yaşıyoruz.
Erbab-ı Umera ve Erbab-ı Ulema’ya hiç olmadığı kadar büyük sorumluluklar düşüyor.
Çünkü dün, bu ağır yükü; Umera (yöneticiler) ve Ulema (alimler) omuzlamış hakkıyla ifa etmişler, sömürü hortumlarını kesmiş ve insanlığı kula kulluktan........
© Haber Vakti
visit website