Çalışma Hayatında Sessiz Bir Şiddet: Mobbing Artıyor
Çalışma hayatında bazen kelimelere dökülemeyen yaralar birikir. Sabahları işe doğru yürürken içimize çöken o ağırlığın sebebi çoğu zaman görünmezdir. Sorulduğunda “bir şey yok” deriz ama içimiz bilir; bir şey vardır. Son yıllarda ise bu ağırlığın giderek arttığını, çalışanların psikolojik olarak daha çok yıprandığını görmek ne yazık ki zor değil.
Ülkemizde özellikle son 10–15 yılda iş yerlerinde yaşanan sessiz psikolojik baskının, yani mobbingin yaygınlaştığı açıkça hissediliyor. İnsanlar çalıştıkları alan ne olursa olsun artık sadece iş yüküyle değil, insan ilişkilerinin ağırlığıyla da mücadele ediyor. Birçok çalışan artık “işin kendisi” kadar, “iş yerindeki atmosferle” de boğuşmak zorunda kalıyor.
Mobbing, sanılanın aksine çoğu zaman açık bir hakaret olarak ortaya çıkmaz. Daha sinsi bir yöntemdir bu; susarak dışlamak, göz devirmek, yok saymak, sürekli eleştirmek, küçük düşürmek, fırsat vermemek… İnsan bir süre sonra yeteneğinden şüphe etmeye başlar. Önceleri “Acaba bana mı öyle geldi?” dediği şeyler zamanla birikerek “Ben yetersizim” inancına dönüşür.
Bugün Türkiye’de pek çok çalışan iş yerinde kendini yalnız ve korunmasız hissediyor. Bu durum hem özel sektörde hem kamuda gözlemleniyor. Kamuda makam gücü; özel sektörde ise işsizlik........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein