menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İran dümene reformcuları geçirebilir mi?

157 19
24.06.2024

İran’da Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin helikopter kazasında ölmesi, isyan dalgasını henüz atlatmış ve ‘muhafazakâr bütünlüğü’ yakalamış müesses nizamı zamansız bir meşruiyet testine soktu.
Yine Şurayı Nigehban’ın (Anayasayı Koruyucular Konseyi) nizamın tercihlerine uygun adaylarla ‘ayarlanmış bir seçim’ sahneleniyor. 28 Haziran’da düzenlenecek seçimde bir açmaz kendini tekrarlıyor: Kadınlar ve Şii olmayanların yarıştırılmadığı, bir istisnayla reformcuların tırpanlandığı, ‘uyumsuz’ ya da ‘uygunsuz’ muhafazakarların elendiği bir sandık sistematiğiyle sistem kendini güvenceye alınıyor. Fakat sürprizlere kapalı bir yarış yüzünden katılım azalıyor. Yüksek katılımı meşruiyetin teyidi olarak gören nizam kendi tuzağına düşüyor.
Muhafazakâr kanatlardan etkili isimler 28 Haziran seçimlerini de İslam Cumhuriyeti için bir referandum olarak sundu. Halbuki İslam düşmanlarına şamar atmak için oy kullanmanın dini vecibe olduğuna dair propaganda son parlamento seçiminde yüzde 40,6’lık katılımla hezimete uğramıştı.

***
Sandıkta değişim umudu kalmasa da 80 aday başvurdu. Bu kez elekten geçen tek reformcu eski Sağlık Bakanı Mesut Pezeşkiyan, muhafazakâr kanadın farklı tonlarından Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, eski nükleer müzakereci Said Celili, Tahran Belediye Başkanı Ali Rıza Zakani, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Emir Hüseyin Kadızade Haşimi ve eski İçişleri ve Adalet Bakanı Mustafa Purmuhammedi’ye karşı yarışıyor. Veto yiyenler arasında eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, eski Parlamento Başkanı Ali Laricani ve eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı İshak Cihangiri de yer alıyor. Ahmedinejad ve Laricani’nin veto edilmesi nizamın kafasındaki muhafazakâr adayı zafere taşıyacak bir stratejinin parçası olduğu düşünülüyor.
Kadınların aday olabileceği açıklamasına rağmen başvuranların hepsi veto edildi. 5 aday muhafazakâr pastayı bölüşürken Pezeşkiyan da özellikle boykota meyilli reformcular arasında katılımı artırmaya yönelik bir kart olarak görülüyor.

***
Kimseyi tatmin etmese de sunulan nispi çeşitlilikle kitleleri sandığa çekme amacı güdülüyor. Televizyonda kitlelerin ilgisini çekecek şekilde adaylar için 5 tur halinde tartışma programı planlandı. Anketler oyların dörtte birini alabilen bir adayın çıkmadığını gösteriyor. Mesela PressTV’nin anketinde Celili yüzde 22,5, Kalibaf yüzde 19,5, Pezeşkiyan yüzde 19,4 oy alıyor.

Haliyle 5 Temmuz’da ikinci tur kaçınılmaz gözüküyor. Muhafazakâr havuzu çeken iki ana hortum radikal muhafazakar Celili ve dördüncü kez aday olan ılımlı muhafazakar Kalibaf’ın elinde.

Eski Devrim Muhafızları Hava Kuvvetleri Komutanı Kalibaf, 2017’de yarıştan çekilip Ruhani'ye karşı Reisi'yi desteklemişti.

Celili de 2021’de Reisi’nin arkasında durmuştu. Biri muhafazakâr, ikisi ‘radikal muhafazakâr’ diğer 3 aday da Kalibaf ya da Celili lehine çekilebilir veya ikinci turda kalan muhafazakâr adayın arkasında saf tutabilir.

***
Küskünlerin sandığa gitmesi halinde ibre Pezeşkiyan’dan yana biraz yükselebilir. İkinci tura kalırsa Pezeşkiyan sandığa yüz çevirenleri daha da cesaretlendirebilir. İkinci turda muhafazakâr adayın etrafında ne kadar konsolidasyonun olacağı da önemli.

Babası Azeri, annesi Kürt olan Pezeşkiyan Beluci, Türkmen, Kürt ve Talış gibi farklı etnik gruplar ya da genel olarak Sünnilerin mezhebi ayrım yüzünden dışlandıklarına işaret ederek merkez dışına sesleniyor. Bunun ne kadar çekim gücü yaratacağını şimdiden kestirmek zor. Kürdistan eyaletini ziyaretinde Kürtçe soruya Kürtçe yanıt vererek ya da Huzistan’da Araplarla sıcak diyaloglar kurarak dikkat çekti. Başörtüsü zorunluluğuna........

© Gazete Duvar


Get it on Google Play