Önce ayrıl sonra birleş: Bilimin klasik kompartımanları yıkılıyor (2)
Dünkü yazımda, Nobel Fizik Ödülü’nün bilgisayar bilimcilere verilmesini, çoktandır başlayan bilimde birleşme sürecinin Nobel Komitesi’nin bu yeni kararı ile resmiyet kazandığını, bugün artık saf haliyle tıp, fizik, kimyadan daha ziyade giderek bütünleşik bilimler dönemine girildiğini yazmıştım.
İlk başlarda her şeyden bilen doğa filozofları vardı, şüphesiz her birinin ağırlıklı bir alanı da vardı ama bilimlerde her şeyi izlerlerdi. Bilimsel üretim ve araştırmalar yaygın değildi ve doğa bilginlerinin hepsini izleme şansı vardı.
Bilimler geliştikçe bir kişinin her gelişmeyi izleyebilmesi mümkün olmadı. Bilim yakın zamanlara kadar kompartımanlarda yaşadı. Bilgi bu kompartımanlarda birikmeye başladı. Tıp, fizik, kimya, matematik elektrik/ elektro manyetik...
Bu bir zorunluluktu aslında: Doğayı anlayabilmek için küçük küçük parçalardan (değişik bilim dalları) yola çıkılmalıydı.
Alfred Nobel’in zamanında böyleydi. O da fizik, kimya, tıp bilimleri olarak nitelendirdi bilimde ödül dağıtımını. Daha sonra İsveç Merkez Bankası ekonomiyi de dışarıdan buna eklemledi, ödülü İsveç Bilimler Akademisi veriyor ve hepsi bir arada aynı hafta açıklanıyordu. Matematik için ise Norveç kralı Nobel değerinde Abel ödülü koydu. (Bu nisanda verildi.)
Fakat Alfred Nobel’in ödül verdiği bilim kompartımanları........
© Cumhuriyet
visit website