Küba Kent Lokantaları
Yıllar önce hülleden bir kongre bulup Küba'ya gitmiştim. Esas amacım, kongre falan değil ama benim gibi düşüncelerle Küba kongresine katılan akademisyenleri tanımaktı. Hem de bizim romantik solcuların sitayişle anlattığı cenneti yerinde görmekti. Sağlık bedavaymış, kansere çözüm bulmuş bir tıp sistemi varmış, okullar devletinmiş, suç oranı çok düşükmüş, insanlar çok mutluymuş.
Tam bir cennetmiş sizin anlayacağınız.
Eeee, biz de gidelim, şu cenneti yerinde görelim, dedik.
Paris aktarmalı airfrance ile uzun bir uçuştan sonra Havana'ya ulaştım. Uçak hınca hınç doluydu. Erkek sayısının fazlalığı anında göze çarpıyordu. Koltuk aralarını darlaştırmışlar. Alabildikleri kadar erkek almışlar uçağa. Hoş daracık koltuklardan pek şikayet edene rastlamadım.
Bizi Küba'ya götürsünler de nasıl götürürlerse götürsünler havasındaydı bu yaşı geçkin orta sınıf Avrupalı kart zamparalar.
Neyse Küba'ya ulaştık. Çek Cumhuriyetinden erasmus ile gelip öğrencim olan Maria'nın tanıdığının evi olduğu için, otele değil de yerel bir eve misafir oldum. Günlük 30 dolar verdim yine de. Maaşların 20 dolar olduğu bir ülkede iyi para diye düşündüm. 11 milyon nüfusu varmış.
Hava mükemmel. Deniz pırlanta gibi. Florida'nın karşısında, bir ada ülkesi olan Küba'nın altı petrol üstü güneş. Zengin mi........© 12punto
visit website