Bu akşam! Akşener'in somutu ne acaba? Ölümcül yanlış! 3 aya dikkat!
Bir sanatçı "17 kişinin bir kişiyi dövdüğünü görsem, kim olduğuna bakmadan yardım ederim. Gidip İmamoğlu'na oy vereceğim" diye yazmış.
Bu satırlar yazılırken farkında olmadan yerel seçimin sosyolojisi de ortaya çıkmış...
Daha doğrusu sosyolojik ve siyasi pratiğindeki yanlışlar diyelim.
Çünkü...
İktidar partisi yerel seçimlerde kazanmak için neredeyse tüm bakanlarını cepheye sürdü.
İlk bakışta normal gibi görünen feci bir hataydı bu.
Çünkü sahaya çıkan bakanların bir ikisi hariç karşılığı yoktu.
Süleyman Soylu ve Hakan Fidan'ın net olarak ölçümlenemese de bir karşılıkları olduğu biliniyor.
Özellikle Soylu'nun...
Peki diğer bakan ve parti yetkilileri için aynı değerlendirmeyi yapabilir miyiz?
Bakanların çoğunun isimlerini gazeteciler dahi bilmiyor!
Hadi biraz daha zorlasak belki bir iki kişinin daha sınırlı bir etkisi olabilir ama fazlası yok.
Lakin...
Tüm kadro bir şekilde sahada- medyada Ekrem İmamoğlu'na karşı mücadele etti.
Bu durum, ölümcül bir siyaset hatası, tam İmamoğlu'nun istediği bir fotoğraftı...
Yedi düvele, alayına karşı mücadele veren bir siyasetçi kimliğine büründü. İmamoğlu, kendisine istemeyerek de olsa verilen bu pası çok büyük ihtimalle bugün ağlara gönderecek gibi duruyor.
İktidar işte bunu sağladı!
Oysa İmamoğlu'nun İstanbul'da göz kamaştırıcı bir başarısı, kemik ve vazgeçilmez bir sosyolojisi hala yok.
CHP ve büyük parayı kontrol etmesinin verdiği bir güvenlik alanı var.
İsmi hiç bilinmeyen bakanları sahaya sürmek yerine, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, özel kalem müdürü Hasan Doğan gibi kamuoyunun tanıdığı, Cumhur İttifakının bir şekilde sempati ile baktığı kimliklere uygun ortam ve şartlarda rol verilseydi, bir çok bakandan daha iyi etki bırakabilirler, Cumhur İttifakından yorulan seçmenin diğer partilere gitmemesine belki bir parça katkı........
© Turktime
visit website