Uçakta pilot aniden hostesleri çağırmış ve demiş ki; “Uçak düşmek üzere. Tüm yolculara atlamalarını söyleyin. Şu anda deniz üstündeyiz ve denize çok yakın uçuyorum, atlarlarsa kurtulma şansları var, ama atlamazlarsa herkes ölecek!”
Tabii, böyle bir şeyi insanlara yaptırmak çok zor. Hosteslerden en akıllısı düşünmüş taşınmış, ‘Herkese uygun bir dille anlatılırsa uçaktan atlamaları sağlanır’ diye karar vermiş ve öncelikle Amerikalı kafilenin yanına gitmiş: -Sayın yolcularımız; üstünde bulunduğumuz alan Japonların araştırma laboratuvarlarıyla kaplı. Eğer oraya ulaşırsanız tüm Japon teknolojisi sırlarını kaparsınız! Bütün Amerikalılar koşarak çıkışa gitmişler ve atlamışlar… Sonra hostes İngilizlere yönelmiş: -Sayın yolcularımız, şu an için dünyanın en geniş ve verimli sömürgeleri üstündeyiz; eğer hemen el koyarsanız sonsuza dek sizin olurlar! Bütün İngilizler hevesle atlamışlar… Hostes bu kez Almanlara yönelmiş: -Atlayın aşağı çabuk! diye bağırmış. Alman kafile ‘Heil!’ diyerek atlamış… Veee sıra gelmiş Türklereee. Hostes yandan yandan gülümseyerek ve koltuğa hafif dayanarak şöyle demiş: -Siz var ya siz… Buradan hayatta atlayamazsınız!.. ***
95 yaşındaki bir kadın, fotoğrafçıya gider ve derki:
"Benim fotoğrafımı çek, yalnız fotoshop yap. Ama ne güzelleştir ne de gençleştir!"
Fotoğrafçı; "Ne yapayım o zaman?" diye sorar.
Kadın; "Boynuma ihtişamlı bir zümrüt kolye, kulaklarıma elmas küpe, parmağıma da gösterişli bir yakut yüzük yerleştir… Ölümümden sonra gelinlerim, canları çıkıncaya kadar bunları arayıp dursunlar" der…
***
Kayınvalide demişken şu klişeyi de bilmeyenler için ekleyelim;
Kaynana çaydanlık gibidir, fokur fokur kaynar… Gelin demlik gibidir, sinsi sinsi demlenir… Oğlan bardak gibidir, bir gelin doldurur bir de kaynana… Görümce çay kaşığı gibidir, arada bir gelir ortalığı karıştırır… Çocuk şeker gibidir, ortalığı tatlandırır… Kayınpeder de çay tabağı gibidir, okkalıca oturur seyreder...
***
Genel müdür, öğle arasında yeni atandığı kurumun lokalinde fıkra anlatıyor, çevresindekiler de kahkahalarla gülüyordu… Anlatılanlara kayıtsız kalan birini fark eder ve sorar:
- Sen neden gülmüyorsun, anlamadın mı espriyi?
Aldığı cevap:
- Ben sizin kurumunuzda çalışmıyorum!..

Ninem diyor ki; Kana en hızlı karışan ilaç tebessümdür.

QOSHE - Gülümse… - Halime Gürbüz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Gülümse…

114 1
21.05.2024

Uçakta pilot aniden hostesleri çağırmış ve demiş ki; “Uçak düşmek üzere. Tüm yolculara atlamalarını söyleyin. Şu anda deniz üstündeyiz ve denize çok yakın uçuyorum, atlarlarsa kurtulma şansları var, ama atlamazlarsa herkes ölecek!”
Tabii, böyle bir şeyi insanlara yaptırmak çok zor. Hosteslerden en akıllısı düşünmüş taşınmış, ‘Herkese uygun bir dille anlatılırsa uçaktan atlamaları sağlanır’ diye karar vermiş ve öncelikle Amerikalı kafilenin yanına gitmiş: -Sayın yolcularımız; üstünde bulunduğumuz alan Japonların araştırma laboratuvarlarıyla kaplı. Eğer oraya ulaşırsanız tüm Japon teknolojisi sırlarını kaparsınız! Bütün Amerikalılar koşarak çıkışa gitmişler ve atlamışlar… Sonra hostes İngilizlere yönelmiş: -Sayın yolcularımız, şu an için dünyanın........

© Türkiye


Get it on Google Play