menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Gözümde canlanır koskoca mazi

22 0
04.02.2024

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

04 Şubat 2024

Malum geride bıraktığımız hafta, TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'ın milletvekilliği Yargıtay kararının TBMM'de okunup onaylanmasından sonra düşürüldü. Hafta ortasından bu yana konu medyanın her cenahında -kendi meşreplerince- tartışıldı. Bu konuda en iyi yazılardan biri Murat Sevinç'in Diken'de kaleme aldığı Laf olsun torba dolsun muhalefeti! başlıklı yazısı. Sevinç konuyu hem hukuki hem de muhalefetin sorumluluğu açısından ele almış. Ben de 13 Ocak'ta, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Anayasa'ya Saygı mitingini, "Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde çıkan çatışmada dokuz askerin şehit olmasını" gerekçe göstererek Anayasa'ya Saygı mitingini iptal ettiklerini açıklamasından bu yana "torba dolsun muhalefeti"ni düşünüyorum. Baştan söyleyeyim "torba dolsun muhalefeti"nden kastım sadece CHP'nin torba dolsunu değil, sokaktaki cılız toplumsal muhalefet aynı zamanda.

Yargı sistemi içinde ne işlev ne de statü olarak hiçbir benzerlikleri olmasa da Yargıtay'ın özellikle son yıllardaki kararları itibariyle 2004'te kaldırılan DGM'lerle (Devlet Güvenlik Mahkemeleri) aralarında ciddi bir benzerlik olduğunu düşünüyorum. Malum AİHM'in (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi), DGM'lerde yargılananların adil yargılanma haklarının ihlal edildiğine ilişkin karar vermesi üzerine uzun yıllardır hapishanelerde olan birçok mahpusa yeniden yargılama yolu görünmüştü. Gerçi AİHM'in kararından sonra bu gelişmelerden -sonradan "ay, pardon" denmişti- ilk olarak yüze yakın Hizbullahçı tahliye edilerek yararlansa da kararın çifte standartla uygulandığı çok konuşulmuştu. Nitekim şair İlhan Çomak da çifte standardın kurbanlarından olmuştu mesela. (Nereden mi biliyorum? Yeniden yargılanma sırasında Çağlayan Adliyesi'ndeydim de oradan.)

Neyse konumuz DGM'lerdeki hukuksuz yargılama işkencesi değil. Yargıtay'ın kararlarının akıbetinin de eninde sonunda tıpkı DGM kararları gibi olacağı kanısındayım.

Benim asıl takıldığım Anayasa'ya Saygı mitingi. Mitingi ilk duyduğumda tıpkı 27 Eylül 1976'da Ankara'da, TMMOB,........

© T24


Get it on Google Play