Endülüs’ten kalma uyarı: Mağrur olma
Osmanlı’nın dört kıtada at koşturduğu yüzyıllarda bile, sultanlar, halklarıyla buluştukları her yerde, kendisini karşılayan veya uğurlayanlardan hep aynı nakaratı işitirlerdi:
“Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var” nakaratını…
Padişahlar halklarıyla genellikle dini günlerde karşı karşıya gelirdi. Genellikle at sırtında camiye kadar yol alırdı padişahlar; sırt ağrısı çeken 2. Abdülhamid’ten sonra da at arabasıyla cuma namazına gittiler.
‘Cuma selamlığı’ denirdi bu merasime, slogan orada atılırdı.
Yılda iki kez de bayram namazlarında; buna da ‘bayram selamlığı’ denirdi.…
Sultanların gururlanması için fazlasıyla sebep bulunduğu şaşaalı dönemlerde başlamıştı bu adet…
Yolum yıllar önce Endülüs’e -Granada’ya- düştüğünde, asırlar boyunca her türlü tahribata maruz kalmasına rağmen, önemli bölümleriyle zamana direnmiş Elhamra Sarayı’nda beni şaşırtan, dönemine göre fazlasıyla ileri bir teknolojik bilgiye sahip olunduğunun emareleri olmamıştı yalnızca; onun yanında bir de sarayın hemen her tarafına kazılmış bir ibare
beni çok düşündürmüştü.
Arapça şu ibare: “Vela galibe illallah…”
İlk elde Kur’an-ı Kerim’den bir ayeti çağrıştırsa ve bir-iki surede aynı anlama gelen ayetler bulunsa da, Arapça ibare Endülüs’e ve Elhamra Sarayı’na özeldir.
Doğrudan anlamı “Allah’tan başka galip yoktur” olsa da, görkemli sarayın her tarafından kendini belli eden o cümleyle kast edilen “Mağrur olma” uyarısıdır.
[Elhamra Sarayı’nın........© Karar





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Rachel Marsden