Kâğıttan taşlardan seçmen duyarsızlığına
Toplumsal muhalefet ve barikatlar 19. yüzyılın büyük bölümünde adeta iç içe geçmişti. Sosyal muhalefetin forumu barikatlar, sembolik silahıysa taşlardı. Ancak oy hakkının giderek topluma yayılması ve evrensel oy hakkına –her ne kadar uzun süre kadınları kapsamasa da- kavuşulması seçimleri öne çıkardı. Przeworski & Sprague’nın (Paper Stones, 1986) metaforuyla oylar artık “kâğıttan taşlardı”. Oylara/seçimlere başka metaforlar da yükleyebiliriz: Örneğin seçimlerin ve seçim sistemlerinin iyice öne çıkmasıyla politik piyasalar çok gelişmiş sayılabilir. Tam teşekküllü politik piyasalarda oylar artık “politik fiyatlardır” ve tüm fiyatlar gibi, enformasyon taşırlar.
“Politik piyasa” kavramını James E. Anderson & Thomas J. Prusa (2001), “Political Market Structure”, NBER Working Paper 8371'den ödünç alıyorum. Bu tip kavramlar ve kaynaklar siyasal iktisat yazınında, yaygın olarak kullanılmasalar bile, yeri olan kavramlar. Gary J. Miller (1997: 1173-1204), “The Impact of Economics on Contemporary Political Science”, Journal of Economic Literature XXXV neoklasik iktisadın modern Amerikan siyaset bilimine olan etkisini ayrıntılı olarak inceliyor.
Öyleyse, oylar, hisse senedi fiyatlarındaki oynamaların enformasyon taşıdığı gibi, siyasi enformasyonu sinyaller ve belirsizlik karşısında ajanda ve siyasi platform/program seçişlerini düzenler. Ama bunun olabilmesi için seçimlerin 4-5 yılda bir değil, çok daha yüksek frekansta yapılması gerekecektir. Analoji tam değildir fakat sık yapılan kamuoyu yoklamaları hesaba katılırsa modern demokrasilerde “sinyalleme” etkisi biraz daha önemli hale gelebilir. Başka bir açıdan demokrasi belirsizlik karşısında politik seçiştir.
Türkiye’de o kadar çok seçim ve referandum yapıldı ki –ve daima o kadar çok erken seçim iddiası var ki- adeta sürekli anket yapılıyor ve sanal bir seçim ortamı oluşuyor. “Politik fiyatlar” benzetmesi bu noktada o kadar da gerçek dışı olmayabilir çünkü yerel ve genel seçimler arasında dalga boyu yükseliyor, oylar adeta piyasa dalgalanmaları gibi dalgalanabiliyor. Hatta genel seçimler arasında bile sert biçimde dalgalanma olabiliyor. Üstelik yerel seçim, genel seçim, cumhurbaşkanı seçimi, referandum, seçim tekrarı derken hangi seçimin hangisiyle karşılaştırılabileceği netleşmiyor. Mesela 2009 yerel seçimiyle 2011 genel seçimi arasında tüm seçmenlerin yüzde 10’u kadar yer değiştirme var. 2015’teki iki genel seçim arasındaki........
© Ekonomim
visit website