Vergi cezaları ve etkin uygulama gereği
Devletlerin en önemli varlık sebebi kendisini meydana getiren kişilerin belirli ortak değerler temelinde homojen, uyumlu, huzur ve barış içinde yaşayan toplum olmasını sağlamaktır. Bu da her şeyden önce, toplumsal düzeni kurup işletmek ve milli savunma ve adaleti tesis etmekle gerçekleşebilir. Bu temel görev için devletler "milli savunma", "adalet" ve "toplumsal düzeni sağlayıcı" hizmetleri etkili bir şekilde sağlayacak yapılanmaya gitmekte ve bu hizmetler için bütçelerinde önemli kaynaklar ayırmaktadırlar.
Devletin nitelik ve fonksiyonlarında zaman içinde önemli değişiklikler meydana gelmiştir. Çağdaş devlet sadece yukarıdaki fonksiyonları icra eden devlet değil, ekonomik ve sosyal refah devletidir de. Bu özelliğiyle ekonomik ve sosyal hayatı düzenleyen pek çok kural koymakta ve düzenlemeler yapmaktadır. Ekonomik büyümenin, adil gelir dağılımının sağlanması da sosyal refah devletinin görevleri arasındadır.
Devletin üstlendiği fonksiyonları gerektiği gibi yerine getirebilmesi ülke kaynaklarının önemli bir bölümünün yurttaşlarının şahsi bütçelerinden merkezi ve mahalli idarelerin bütçelerine kaynak olarak aktarılmasını gerektirir. Bu amaçla vergi kanunları yürürlüğe konulur. Vergilerin tarh, tahakkuk ve tahsiline ilişkin düzenlenmelerle diğer kurallara uyulmamasını müeyyideleri kanunlarla belirlenir
Her ülkede vergi kanunlarında öngörülen kurallara aykırı hareketlere karşı cezai müeyyideler ön görülmüştür. Kayıt ve belge düzenine uyulmaması halinde usulsüzlük cezaları, vergi kaybına neden olunması halinde vergi ziyaı (vergi kaybı) cezası ön görülmektedir. Sahte belge düzenlemek, sahte hesaplar açmak gibi bir takım hileli hareketler vergi suçu olarak kabul edilir ve fiilleri işleyenler yüksek vergi ziyaı cezaları yanında hürriyeti bağlayıcı cezalarla karşı karşıya kalırlar.
Ülkemizde Vergi Usul Kanunu ile düzenlenmiş cezalar usulsüzlük, özel usulsüzlük ve vergi ziyaı cezaları ile hürriyeti bağlayıcı cezalardır.
Usulsüzlük cezası
Vergi kanunlarında yer alan, vergilendirmeyle ilgili ödevlerin yerine getirilmesi sırasında dikkate alınması gereken şekle ve usule ilişkin bir takım kurallara uyulmaması sonucunda usulsüzlük fiili işlenmiş olur. Bu durumda, söz konusu fiiller usulsüzlük cezası ile cezalandırılır. Usulsüzlük cezasını gerektiren fiiller Vergi Usul Kanunu'nun 352. maddesinde belirtilmiştir. Kesilecek usulsüzlük cezasının miktarı kanuna ekli tabloda 6 gruba ayrılarak, usulsüzlük dereceleri itibariyle gösterilmiştir.
Özel usulsüzlük cezaları
Vergi Usul Kanunu'nun 353, 354, 355 ve mükerrer 355’inci maddelerinde belirtilen hallerde özel usulsüzlük cezası kesilir. Bu hallerden bazıları şöyledir:
- Fatura ve benzeri evrak verilmemesi ve alınmaması ile diğer şekli ve usul hükümlerine uyulmaması,
- Üzerindeki eksiklikler dolayısıyla hiç düzenlenmemiş sayılan belgeler,
- 7 günlük fatura düzenleme süresi içinde düzenlenmemiş faturalar,
- Serbest meslek makbuzu yerine fatura düzenlenmesi
- Perakende satış fişi, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi gibi düzenleme zorunluluğu getirilmiş olan belgelerin düzenlenmemesi, bulundurulmaması, aslı ile örneğinin farklı tutarları içermesi gibi durumların tespiti.
Özel usulsüzlük cezası idare ile mükellef arasında sık sık uyuşmazlık konusu olmaktadır. Bu konuda istikrar kazanan yargı kararları Bakanlık düzenlemeleri ile uygulamaya yön vermektedir. Son yıllarda yukarıdaki maddelerde sayılan fiiller için kesilecek cezalar geçmiş yıllara nazaran artmış olmakla beraber yetersiz kalmaktadır.
Vergi ziyaı cezası
Vergi ziyaı, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi nedeniyle, verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesi veya eksik tahakkuk ettirilmesi ile oluşur. Şahsi, medeni haller veya aile durumu hakkında gerçeğe aykırı beyanlar ile diğer şekillerde verginin noksan tahakkuk ettirilmesine veya haksız yere geri verilmesine neden olunması da vergi ziyaı olarak kabul edilir.
Ancak bazı hallerde mükellef veya vergi sorumluları; mücbir sebepler gibi iradeleri dışındaki nedenlerle vergilendirmeye ilişkin ödevlerini yerine getirememektedirler. Bu........
© Ekonomim
visit website