HEPİNİZE SOBE!...
Dostoyevski'nin hiç aklımdan çıkmayan bir sözü var:
- “İnsana en çok acı veren şey, söyledikleriyle söylemek istedikleri arasındaki uçurumdur.”
Görmemiz gerekeni görmemek, anlamamız gerekeni anlamamak, söylememiz gerekeni söylememek ya da söyleyememek maalesef son çağın modası haline geldi.
“Söylersem ortalık karışır” cümlesiyle özetleyebileceğimiz bu durum, giderek yaygınlaşmaya başlayınca meydana da sahte bir toplum çıktı!...
Daha da ilginç olanı, bu sahte ilişkileri ve bu sahte toplumu hep birlikte el birliği ile meşrulaştırıyoruz…
Gerçekleri saklayan ya da saptıran insan sahtekârdır… Başka bir tanımla sahte insandır…
Sahte insanlar, sahte ilişkiler doğurur... Sahte ilişki ise sahte aileyi ve nihayetinde sahte toplumu…
Hepimiz, hakikatte ne olduğunu bilmediğimiz bir yaşam ağının içine düştük… Amaçsız bir şekilde orada debelenip duruyoruz…
Her gün, güneşin ilk ışıklarıyla açtığımız gözümüz ve kulağımız, gece tekrar kapanıncaya kadar öyle şeylere şahit oluyor ki…
Oranlamak gerekirse, bunların yarıdan çoğunu “sanki yaşanmamış” moduna getirip gizlemek zorunda kalıyoruz…
Çünkü, bu şahit olduklarımızı muhataplarına iletmek öyle kolay değil artık… Ciddi bir efor ve ciddi bir cesaret gerektiriyor…
İletişim fakültesinde okurken, hocalarımız ısrarla şu konunun üzerinde dururdu:
- İletişim, mesajı almak ve göndermek üzere iki yönlü bir süreçtir… Bunlardan en zor olanı mesajın gönderilmesi kısmıdır… Mesaj göndermeyi zorlaştıran şey ise, o mesajın nasıl bir geri beslemeye yol açacağı mevzusudur…
Evet, literatürde........
© Yeşilgiresun
visit website