MEYDANLARI BOŞ BIRAKTIK
Özellikle yurt dışına gittikten sonra hepimiz gündelik yaşantımızı bir gözden geçiririz.
Gittiğimiz ülkenin artı yanlarını ülkemize geldiğimizde kendi yaşam alanlarımız ile karşılaştırır ve “olsa ne güzel olurdu” diye iç geçiririz.
İşte tam da bu zamanlarda kendi ülkemizin bazı alışkanlıklarını gözden geçiririz.
Bu değerlendirmelerde belki de en fazla göze batan toplumsal özelliğimiz gündelik hayatımızda birbirimize olan bağlarımızı zayıflatacak alışkanlıklara sahip olduğumuz gerçeğidir:
Gideceğimiz yer aynı olsa da hem ekonomimize iyi gelecek, hem dünyadaki çevre krizine önemli katkı sağlayacak toplu taşımayı, yani komün ulaşımı tercih etmiyoruz. Bunun yerine bize özel ve bizi diğerlerinden ayıran ulaşımda maalesef yıllardır ısrarcı olmayı başaran ender ülkelerdeniz.
Geniş bir masada iki grup insan, bazen üç grup insan birlikte oturup yemek yiyebilir. İlginç bir pratiktir bu aslında. Belki de basit bir örnektir fakat bir ülkedeki insanların komün olarak yaşamasını ve birbirine saygı duyarak vakit geçirme alışkanlıklarını güzel bir şekilde örnekler.
Bu örnekler, küçük gibi görünse de toplumsal birlikteliğimiz üzerinde büyük etkiler yaratabilir. Büyük ölçekte birbirimizle vakit geçirme alışkanlıklarımızdan yavaş yavaş koptuğumuzu da acı bir........
© Yeni Düzen
visit website