AB’nin en önemli problemi mülteciler mi?
Konuya girmeden önce, mevzuyu tamamlayacak birkaç cümleyi buraya alalım.
Kuzey Afrika SAHEL’de Boko Haram, Doğu Afrika’da EŞ-ŞEBAB, Orta Asya ve Kafkasya’da El-Kaide ve Türkiyemizin Doğusunda PKK ile şehirleri ve köyleri insanlarıyla yakarak göçe zorlayanların, küresel ihtilalci sosyalistler olmadıklarına şartlananlar, bu yazıyı okumamalıdırlar. Yukardaki terör organizasyonlarının bir şahs-ı manevîleri olmadığını ve bütün bu katliamları yapan eşkıyayı organize edenlerin ABD ve AB meclislerine ve ordularına sızanlar olduklarını bilimsel araştırmalar çoktan ortaya koydular.
Dünyamızın ekserî nüfusunu harplerle, ekonomik cinayetlerle, çevre faktörleriyle ve sun’î depremlerle mülteci konumuna sokanların hedefleri araştırılmadan, bunların mahiyetlerini öğrenmek kolay değil. Mahiyetleri bilinmediği takdirde de, bu küresel insanî felâketin durdurulması zor görünüyor.
Okuyucularımızın sükut içinde seslendirdikleri şu soru önemli: Mülteciler neden AB’ye yönlendiriliyorlar? AB’nin mahiyetini bilmek burada önemli. Hz. Mesih’in barış ve demokrasi projesi olarak doğmuş bu birliğin, küresel Marksizmin en büyük engeli olduğunu okuyucularımız biliyorlar. Hem semavî dinlere, hem hürriyet ve demokrasilere, hem demokratik millî devletlere, hem sosyal devlet yapılarına ve hem de insanî değerlere düşman olan bu tahribatçı küresel hareket (modern komünizm), elbette AB’ye düşman olacaktı. Önce AB’yi İngilizlerle yıkmak istedi, başaramadı. Sonra parasına hücum edip, merkez bankasına elemanlarını yerleştirdiler, yine olmadı. Ve nihayet bir McKenzy çalışanı olan Ursula von der Leyen’i, Rotschildlerin elemanı Macron’un da yardımıyla AB’nin........
© Yeni Asya
visit website