menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kahire heyecan veren bir şehir

3 0
12.07.2024

GEZİ: Bediüzzaman’ın tarifiyle İslamiyetin zeki bir mahdumu (evladı): Mısır
Sebahattin YAŞAR - 5
[email protected]

Mısır’daki İhvan hareketi ile Türkiye’deki Nur hareketi arasındaki farklar

Emirdağ Lahikası’nda geçen, Bağdat’ta Çıkan Ed-Difa Gazetesinin Muharriri İsa Abdülkadir’in Arabî Makalesinin Tercümesi olarak yer alan bölümde, Mısır’daki ihvan hareketi ile Türkiye’deki Nur hareketi arasındaki farklar tahlil ediliyor. Bu tahlil içinde Nur talebelerinin siyasetle iştigal etmediği, serbest, sivil bir hareket olarak varlığını sürdürdüğü ve bu tarzın çağa daha uygun olduğu ifade edilmektedir.

Bağdat’ta çıkan ed-Difa gazetesi Risale-i Nur talebelerinden bahisle diyor ki: Türkiye’deki Nur talebelerinin İhvan-ı Müslimîn cemiyeti ile alâkaları nedir, ne münasebeti var? Hem farkları nedir? Türkiye’deki Nur talebeleri, Mısır’da ve bilâd-ı Arapta İhvan-ı Müslimîn namında ittihad-ı İslâma çalışan cemiyetler gibi müstakil cemiyet midirler? Ve onlar da onlardan mıdır? Ben de cevap veriyorum ki: Nur talebelerinin ve İhvan-ı Müslimîn Cemiyetinin gerçi maksatları, hakaik-i Kur’âniye ve imaniyeye hizmet ve ittihad-ı İslâm dairesinde Müslümanların saadet-i dünyeviye ve uhreviyelerine hizmet etmektir; fakat Nur talebelerinin beş altı cihetle farkları var: Bu iki yüksek amaçlı davanın prensipleri arasındaki farklar önemlidir. Bu farklar sadece Mısır ile Türkiye arasındaki farklar değil, hangi coğrafya ve hangi millet olursa olsun bu Kur’ani düsturlar dikkate alınmayı hak eder. Çünkü din ve iman hizmeti gibi durumlar, yani baki hakikatler, siyaset gibi fani esaslara alet ve tabi yapılmazlar.

Mısır’daki İhvan-ı Müslimin ile Nur talebeleri arasındaki farklara birkaç cümle ile dikkat çekelim: Birinci fark : Nur talebeleri siyasetle iştigal etmez, siyasetten kaçıyorlar… İkinci fark : Nurcular, Üstadlarıyla içtima etmiyorlar ve etmeye de mecbur değiller. Kendilerini Üstadlarıyla içtimaa mecburiyet hissetmiyorlar. Ders almak için beraber bulunmaya lüzum görmüyorlar. Belki koca bir memleket bir dershane hükmünde, Risale-i Nur kitapları onların eline geçmekle, üstad yerine onlara bir ders verir. Her bir risale, bir Said hükmüne geçer… Üçüncü fark : Nur talebeleri, aynen, âli bir medresenin ve bir üniversite darülfünununun talebeleri gibi, ilmî muhabere vasıtasıyla ders alıyorlar… Dördüncü fark : Nur talebeleri, bu zamanda ve bugünde ekser bilâd-ı İslâmiyede intişar etmişler ve çoklukla vardırlar. Bu intişarlarında ayrı ayrı hükûmetlerde bulundukları halde hükûmetlerden izin almaya muhtaç olmuyorlar ki, tecemmu’ edip toplansınlar ve çalışsınlar… Beşinci fark: Nur talebeleri içinde çok muhtelif tabakalar var. Yedi sekiz yaşındaki, camilerde Kur’ân okumak için elifbâyı ders almakta olan çocuklardan tut, tâ seksen, doksan yaşındaki ihtiyarlara varıncaya kadar kadın erkek, hem bir köylü, hammal adamdan tut, tâ büyük bir vekile kadar ve bir neferden büyük bir kumandana kadar taifeler Nurcularda var.........

© Yeni Asya


Get it on Google Play