menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Sindbad Çinli miydi?

35 11
07.07.2024

Önce gelen sonra gelene bozuluyor ama çoğumuz göçmeniz.

Ya kaça kaça geldik ya kovalaya kovalaya gittik.

Sadece Oğuz boylarının hikayesini kastetmiyorum. Kuzeyiyle, güneyiyle bütün Amerika öyle.

Avrupa’da, Asya’da kimi kısa kimi uzun mesafeli göç hareketleri var.

Çin öyle değil. Çin, bir ulus vasfına sahip oldu olalı yerinde duruyor.

Kabiliyetli ve oldukça kurnaz bir millet.

Kendisini fethedeni dönüştürebiliyor.

Amin Maalouf’un ‘Labirent’ini (YKY) okurken, Maalouf’un mercek tuttuğu zaman diliminde başına en çok felaket gelen ülkenin Çin olduğunu görüyorsunuz.

“Toprakları uçsuz bucaksız, nüfusu görece türdeşti. Yüzyıllar boyunca akınlara ve istilalara maruz kalmış bu da Çin seddinin inşasını zorunlu kılmıştı. Ama fatihler sonunda ülkenin gerçekliği içinde eriyip gitmişler ve uygarlığının temellerini tehlikeye atmadan binlerce yıllık tarihine bir bölüm daha eklemekten öteye geçmemişlerdi.”

Büyük özgüvenleri var. Dünyanın merkezi kendi ülkeleri. Kendisini “Orta İmparatorluk” olarak görüyor. Hükümdarları “Göğün oğlu.”

Bu tabir zannediyorum “Tanrının yeryüzündeki gölgesi” tabiriyle akraba. Aklın yolu bir. İnsanlar kendilerini yöneten kudrete böyle göksel bir isim yakıştırma ihtiyacı duyuyor.

Cengiz Han’ın torunu Kubilay’ın hanedanı Ming hanedanı tarafından yıkılıyor. Prens Zhu Di 1402’de (Timur’un Ankara Savaşı’nın vaki olduğu sene. Timur, Çin’e sefer düzenlemeye hazırlanırken 1405’te ölüyor.) iktidarı zorla ele geçiriyor. Zhu Di Çin’e denizlerde hakimiyet sağlayacak büyük bir imparatorluk donanması inşa ediyor.

Şu pasaj bilhassa Müslümanlar açısından ilgi çekici olabileceği için 15. Yüzyıl başındaki bu hadiselere girdim. Ayrıca, takip eden paragraflarda benim için bir çeşit kültürel keşif var. Bilenler biliyordur, ben........

© Karar


Get it on Google Play