Maalouf bir Filistin kitabı yazar mı?
Sovyetler, 1989’da büyük bir sarsıntıyla çökmüştü. Doğu Avrupa’daki ‘peykleri hızla kendisinden kopmuş, Orta Asya ve Kafkaslarda bağımsız Türk devletleri ortaya çıkmıştı.
Çin’de böyle bir sarsıntı olmadı. ‘Büyük Serdümen’ Mao’nun ardından, ülkenin parçalanmasına sebep olmayacak şiddetteki ağrılar eşliğinde Çin, dünyanın girmeye başladığı yeni safhaya intibak etmişti.
Maalouf bir çok ayrıntı veriyor. Bunlar için Labirent’e müracaat etmekte fayda var. (YKY.)
Hepsinin altına çizebileceğimiz ‘yekûn hattı’nın altına Deng Xiaoping’in adını yazmamız gerekiyor.
Bir acayip üretim ülkesidir Çin. İyi, kötü, her şeyi üretirler, hem de çok ucuza.
Çin’de bir terziye ölçünüzü verip kostümünüzü bir iki saat içinde oteldeki odanızda teslim almanız mümkündür.
Pahalı markaların taklitlerini asıllarının binde biri fiyatına satın almanız da mümkündür. Neredeyse sınırsız bir üretim kapasitesi, hem de çok hızlı. Ürettikleri en kötüsü değildir. Ne kadar para verirseniz o kadar iyisini üretebilirler.
Henüz değil. Ama üretmeyi bu kadar kafaya takarsanız bir gün en iyisini de üretebilme ihtimaliniz olur.
Nasıl başardılar bunu?
“Deng, tarihin hızlanmasının uyandırabileceği müthiş umudun tamamen farkındaydı. “Bilim ve teknolojideki ilerlemeler sayesinde” diyordu “günümüzde bir yıl eski zamanların onlarca yılına hatta belki de bir yüzyılına bedeldir.”
“Deng, Hong Kong’un henüz Britanya kolonisi olduğu ve her yıl binlerce genç Çinliyi çalışmak üzere çektiği dönemde oraya yakın bir bölgeye gittiğinde bir diğer fikir verici örnek yaşandı. Yerel sorumlulara şu soruyu yöneltti: “Yurttaşlarımızın........
© Karar
visit website