menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İnsan hakları konusunda kaç yıl geriye dönmek istersiniz?

28 8
16.03.2024

Biliyorsunuz, artık gündemimizden düşmüş gibi gözükse de, halen yaşamaya devam ettiğimiz çok büyük bir hukuk devleti krizimiz var.

Ülkemizde Anayasa Mahkemesi bir karar aldı ama bu kararı uygulaması gereken yargı organları onu uygulamıyor.

Esasında hayal etmesi bile zor bir durum bu. Bir mahkeme kararının, hem de Anayasa Mahkemesi kararının uygulanmaması, ülkemizin hala bir hukuk devleti olup olmadığını sorgulatır nitelikte büyük bir olay.

Bu büyük krizi yargı kendi içinde çözemeyince, krizin çözümü için bir tane adres kaldı: Türkiye Büyük Millet Meclisi.

Eğer hukuk devleti kıymetliyse ve hukuk devletinde mahkeme kararlarına uymak şartsa, Meclis bu durumu bir yasa çıkartarak, hatta Anayasa değişikliği yaparak bir kez daha gösterebilirdi.

Hayır, Meclis bunu yapmadı, onun yerine Anayasa Mahkemesi kararını uygulamayan Yargıtay’ın kararında tavsiye edilen şeyi yaptı, TİP milletvekili Can Atalay’ın vekilliği düştü.

Bunun anlamı, Meclis Başkanlığı’nın da Anayasa Mahkemesi kararına uymamasıydı, başka bir şey değil. Aynen İstanbul’daki 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay 3. Ceza Dairesi gibi Meclis Başkanlığı da Anayasa Mahkemesi’ne dönüp ‘Ben senin yargı yetkini tanımıyorum’ diyordu.

Şimdi öğreniyoruz ki bu konuda bir adım daha geliyor: Adalet Bakanlığı, hiç de üstüne vazife olmayan bir işe kalkışmış ve Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkını ciddi biçimde kısıtlayacak bir yasa taslağı hazırlamış.

Bizim Anayasamıza baktığınızda, yürütme yetkisinin tek bir kişi tarafından, Cumhurbaşkanı tarafından kullanılacağını görürsünüz. Başkanlık sistemi bu zaten.

O yüzden yürütme organının çeşitli yerlerinde yapılan işlemlerin tamamı aslında Cumhurbaşkanı adına yapılır.........

© Karar


Get it on Google Play