Bozkurt simgesine dair…
UEFA, EURO 2024 turnuvasında Avusturya maçını 2-1 kazanmamız üzerine oyuncumuz Merih Demiral’ı yaptığı kurt işaretinden dolayı cezalandırdıktan sonra bir tartışma çıktı. İşaret, siyasi bir mensubiyet mi içeriyordu yoksa ulusal-mitolojik simgesi miydi?
Öncelikle mitolojik simge ve ritüellerin veya bayramların başlangıçta başka anlamlar taşımakla beraber zamanla değiştiğini, siyasi, sosyal şartlara göre ideolojik anlamlar kazandığını, yer yer etnik, dini veya siyasi mensubiyet ifade ettiğini belirtelim. Ulus-devletler de ulusun yaratılışını veya kök-vatanı böyle mitolojik anlatılara dayandırıyorlar. Kurt da Türk mitolojisinde ulusal bir simge.
Türklerde bozkurt mitolojisi, genelde araştırmacılar tarafından “Bozkurt Destanı” ve “Ergenekon Destanı”na dayandırılıyor. Bu iki destan da Göktürkler dönemindeki bazı olayları konu ediniyor.
Kanaatimce ‘Bozkurt’ mitolojisi, özellikle II. Meşrutiyet sonrasında Türkçü aydınlarla beraber gündeme geldi. Bu çerçevede dikkatlerin, Ziya Gökalp, Necip Asım, Ömer Seyfettin gibi yazarlar vasıtasıyla İslâm öncesi Türk tarihine; yazıtlara, destanlara yöneldiğini, kimi eserlerde bozkurt mitolojisine değininildiğini biliyoruz. Meselâ Ömer Seyfettin “Tanin” gazetesinde 5 Mart 1330/ 18 Mart 1914 tarihinde yayımlanan “Türklerin Milli Bayramı: Yeni Gün- Mart 9” başlıklı yazısında Ergenekon’dan çıkışta yol gösteren ‘kurt’tan bahseder, eski Türklerin bayraklarına altından bir kurt başı astıklarını söyler. Yazarın bu konudaki şu satırları, bozkurdun daha o yıllarda ulusal bir simge........
© Karar
visit website