Canlarımız kaybettik başımız sağ olsun.
Bu gün Ortadoğu'da ve İslam coğrafyasında olan olayların ve akan kanların arkasında İsrail ve NATO ülkelerinin olduğuna inanan bir insanım.
Osmanlı'nın parçalanması birlikte bölgemizde ülkelerin sınırları cetvele çizildi.
Bu tarihten sonra hiç rahat yüzü görmedik.
Başta İngiltere olmak üzere batılı devletler İsrail devletini kurup, bölgede bir güç haline getirene kadar buraları idare ettiler.
1948 Yılından itibaren ise yönetimi İsrail'e bırakıp her türlü destek ile bu lanetli toplumun bu bölgede yaptıklarına açık destek verdiler.
Bu projeyi başlatanlar savaşlarla İsrail topraklarını büyütürken, bir taraftan da ülkelerin iç işlerine müdahale ederek terör eylemlerini organize ettiler.
Bölge de güçlü olan devletlere karşı hep bir operasyon içerisinde oldukları gibi, ülkeleri bir birlerine de düşürdüler.
Yapılanları unutmuş olabiliriz.
Bu günkü duruma gelmek için bu Siyonist devletler onlarca olay ve eylemi gerçekleştirdiler.
Gerek ülkemiz de gerekse bölge de öyle olaylara imza atılar ki, her yaptıkları eylemlerden sonra kendiler büyüdükçe, bizde kan ve göz yaşı arttı.
Hedeflerine ulaşmak adına insanlık dışı tutum ve davranışlar sergilediler.
Öncelikle Osmanlı'nın bölgede inşa ettiği her şeyi bir bir yok etmekle işe başladılar.
Bunun için aşiret ayaklanmaları başlatarak, altı yüz yıl kardeşçe yaşamış olan insanları karşı karşıya getirdiler. Onlarca yeni devlet kurdurdular. Tabi ipleri kendi elinde olacak yöneticiler atamayı da ihmal etmediler.
Başta Hicaz demir yolu olmak üzere atalarımızın inşa etiği her şeyi yok ettiler.
Kendilerin destekleyip kurduğu ülkeler de dahi, kendilerine karşı olan kral ve yöneticileri bir şekilde saf dışı bıraktılar. Sudi Arabistan Kralının geçmişte öz yeğeni tarafından öldürülmesi olay.
Gelişen ve ayak da durup güçlenen ülkelerde, NATO vasıtasıyla darbeler yapıp ülkelerin ekonomilerini bozulmasını sağladılar.
Ülkelerde farklı ad ve söylemlerle kargaşa çıkartıp, yıllarca kardeş kanı akmasını sağlayıp, ülkelere terör eylemleri ihraç ettiler.
İç işlerinde yeteri kadar hareket alanı bulamadıkları Ülkelerde Siyonist ülkeler savaşlar organize edip ülkelerin güçlenmesini ve büyümelerini engellediler.
Hepinizin bildiği bir örnek vermek gerekirse 1977 yıllında başlattıkları yaklaşık on yıl süre İRAN-IRAK Savaşı. Savaşın sonunda iki ülkenin sınırlarında değişiklik olmadığı gibi kazananında olmadı. On yıl boyunca maddi kayıplar bir yana binlerce insan öldü.
Sadece Ortadoğu da değil başta kuzey Afrika ülkeleri olmak üzere bir çok bölgede bu faaliyetlerine ara vermeden bu güne kadar devam ettirdiler, devam ettirecekleri de kesin.
Bu bölgelerdeki insanların yapılanlara karşı ortak tavır alıp bir politika geliştiremediğini gören Siyonist devletler çeşitli yalan ve bahanelerle ülkeleri dahi istila ettiler.
Buna verilecek bir çok örnek var aman ben sadece 1992 yılında Körfez hareketiyle Irak işgalini göstereceğim.
Yüzyıl önce başlattıkları projenin aksamadan ilerlediğini gören Siyonist devletler akıl almaz yöntemlerle ülkeleri içten kuşatma projelerini devreye sokup yıllarca kendilerine hizmet edecek insanları bir çatı altında toplayıp ülke yönetimlerini ele geçirmek senaryolarını sahnelemeye başladılar.
Arap Baharı adı altında sahneledikleri bu oyun Ülkemizin dışında tüm ülkelerde istenen hedefler ulaştığı gün gibi ortada.
Sadece bizde Türk halkının dik duruşuyla 15 Temmuz da bu hevesleri kursaklarında kalmıştır.
Yıllardır çeşitli adlarla ülkemize karşı terör gruplarıyla eylemler yapmışlardır.
Devletimizin son yıllarda izlemiş olduğu politikalar sayesinde bu teröristler ülkemiz sınırlarının dışına çıkartılmıştır.
Başta Fırat Kalkanı olmak üzere yapılan operasyonlarla istenen hedeflere ulaşılmıştır.
Teröristleri inlerinde vurma politikası başta İsrail ve Amerika'yı rahatsız etmiştir.
Bu kirli ve alçak ülkeler güneyimizde barındırdıkları bu teröristlere açıktan açığa destek verdikleri gibi fırsat buldukça da eylemlerde yaptırmışlardır.
Başta iki ülke olmak üze re NATO ülkeleri kendilerine hizmet edecek güneyimizde bir terör devleti kurmak için çalışmalar yapmaktadırlar.
Devletimizin zamanında sergilediği tavır ve geliştirdiği politikalar sayesinde bu oyun bozulmuştur.
Fakat görünen o ki bu siyonist devletler bu emellerin den vaz geçmemişler.
Kahraman Askerlerimize karşı alçakça ve kalleşçe saldırlar devam etmekte.
Son bir ay da bir çok çanımızı kaybettik.
Karşılığında misliye terörist gebertildi.
Yüreğimiz savudumu tabi ki hayır.Son terörist yok edilene kadarda savumayacak.
Güneyimizde kurulmak istenen terör devletinin amacı, büyük İsrail devletine hizmet edecek ve onun ayakçılığını yapacak bir devlet.
Yılardır ülkemizde sahneledikleri oyunun amacı da bu.
Ne yazık ki içimizdeki kardeşlerimizin bir kısmı hala oynanan bu oyunu görmemekte veya görmemezlikten gelmekte.
Bizlerin bir birleriyle bir sorunumuz yok.
Bundan sonrada olmayacak yeter ki oynanan bu oyunu daha net görelim.
Dokuz tane gencecik kardeşimiz,bu oyunları bozmak,teröristleri ülkemiz den uzak tutmak için şehit oldu.
Eğer bizler ülkemizi seviyorsak..
Şehitlerimize karşı görevlerimizi layık ile yerine getirmek istiyorsak etrafımızdaki bu oyunları görmek ve anlamak için daha fazla çaba sarfetmeliyiz.
MEHMED'İM
Mehmed'im çıktı sefere,
Rabbim işini rast getire.
Mehmed'im tek gayesi var,
O topraklara huzur ve barış getire.
Dostu düşmanı bilmen gerek
Oynanan oyunu görmen gerek.
Barış için çıktığın bu yolda,
Yanlız olduğunu görmen gerek.
Tüm yaşananları görmen gerek,
Problemleri bir bir çözmen gerek,
Yıllarca dost bildiklerinin,
İhanetini sezmen gerek.
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Andrew Mitrovica
Mort Laitner
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
visit website
