menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Patronlar duysun: Mardin'de DEDAŞ'a edilen beddua Arş-ı Ala'ya ulaştı

49 29
26.07.2024

Hafta sonunu Mardin'de geçirdim. Kızıltepe ovasındaki köylerden geçtim. Bereketli ovadaki arazilerin yanı sıra dededen kalma toprağı yıllar sonra görme şansım oldu. Bostandan arabaya kavun taşımak, yakıcı akşamüstü güneşine rağmen keyifliydi.
Bu arada dikkatimi çeken ilk şey, mısır ekiminin azlığı oldu. Geçen yıl bu vakitler toprak boy vermeye başlayan mısır sayesinde yemyeşildi.
Son yıllarda mısır, hükümetin tarım politikaları nedeniyle, bölgede can kurtaran bir ürün haline gelmişti. O halde çiftçi, bu yıl neden mısırdan vazgeçti?
Kime sorduysam şu ortak cevabı aldım: DEDAŞ.
Mısır ve DEDAŞ meselesine geleceğiz ancak önce şu elektrik kesintisine değinmek istiyorum.

Mardin'in kırsal mahallelerinde elektrik kesintileri devam ediyor. Bu yeni bir şey değil, biliyorum. Dile getirmekten yorulduğumuz, sistematik bir şekilde süregelen bir zulüm yöntemi.
Kimi mahallelerde 4, kiminde 8 saat sürüyor kesinti. Şöyle düşünün: Sabah uyanıyorsunuz ve gün boyunca elektriksiz kalıyorsunuz. 40 derecenin altına düşmeyen sıcakta serinlemek imkanı bulamıyorsunuz. Soğuk su içemiyorsunuz çünkü buzdolabı kesik elektrik yüzünden çalışmıyor. Hastanız varsa ve elektrikle çalışan bir cihaza ihtiyaç duyuyorsa işiniz daha da zor. Yıkanamıyorsunuz ve hayvanlarınız varsa su veremiyorsunuz. Elektrik kesintisi böyle vahşi, acımasız ve mahkemenin hukuksuz olduğuna hükmettiği bir cezalandırma yöntemi.
DEDAŞ, tarımda kaçak elektrik kullanımının önüne geçmek için bu yönteme başvurduğunu açıklıyor. Ama elektrik kesintisi mağduru insanlar da şunu soruyor: "Ey DEDAŞ, bizim sulayacak tarlamız bile yok, bizi neden perişan ediyorsun?"
DEDAŞ elbette bu soruyu duyuyor, mahkeme kararlarını görüyor. Ama kulağının üstüne yatıyor ve mahkeme kararına uymamak cüretini gösteriyor.
Peki, DEDAŞ nereden buluyor bu cüreti? Bunun cevabını da yörede yaşayan halk veriyor: "Çünkü hükümet DEDAŞ'ı destekliyor.", "Çünkü hükümet, 'Nasılsa oy vermiyorlar, bu ceza onlara müstehaktır' diyor.", "Çünkü sarayda yaşıyorlar ve bu eziyeti görmek istemiyorlar.", "Çünkü biz Kürt'üz."

*
Ben Mardin'e gitmeden bir gün önce Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) tarafından Kızıltepe'de "tarım mitingi" düzenlenmiş ve DEDAŞ, Kürtlerin nefretle andığı Dehak'a benzetilmişti. Mitingden önce elektriklerinin 4 saat kesildiğini belirten bir mahalleli, mitingden sonra kesintinin 6 saate çıktığına dikkat çekti. Yarı şaka dediğine göre DEDAŞ, "Siz misiniz miting yapan, alın size 2 saat daha ceza" demiş.
*
Mardin'den döndüm ve DEDAŞ'ın trafo sökmesini engellemek için kadınların elektrik direğine tırmandığı haberi peşimden geldi.
DEDAŞ, bilindiği gibi, kolluğun gücünü arkasına alarak gidiyor kırsal mahallelere. Trafoların sökülmesine direnen mahalleli ile askerler karşı karşıya geldi, biber gazı sıkıldı, kadınlar trafonun sökülmesini engellemek için elektrik direğine........

© Gazete Duvar


Get it on Google Play