menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Sis aralanırken: J'den Z'ye makro-ihtiyati bir cari işlemler serüveni

4 0
14.10.2024

Türkiye'nin cari açık sorunu­nu ilk kez ciddi şekilde ele al­ması, 2011 yılı sonunda gerçek­leşti. Erdem Başçı'nın merkez bankası başkanlığı döneminde, kredi politikaları üzerinden cari açığın kapanması hedeflendi ve Türkiye piyasası "makro-ihtiya­ti" kavramıyla o dönemde tanıştı.

O dönemde piyasadaki bir grup analist, Dolar/TL’nin 2,20 sevi­yesine gelmesi durumunda ca­ri açığın kapanacağını öne sürü­yordu. Ancak Başçı, Türkiye’nin enerji bağımlılığı nedeniyle bu öngörüyü doğru bulmuyordu. Onun görüşüne göre, Türk lirası­nın daha güçlü bir seviyede kal­ması ve kurun 2’nin altında sey­retmesi gerekti. Son 15 yıla bak­tığımızda, Türk lirası 15 kattan fazla değer kaybetmesine rağmen cari açık sorunu hâlâ çözülmedi. Merkez bankalarıyla, özellikle de Fed ile uyumlu çalışmanın öne­mini bir kez daha görmüş olduk.

Başçı’yı Konya’dan Elazığ’a yurt genelinde hiçbir konuşma­sını kaçırmayacak kadar yakın­dan takip eden yazar, o dönem­de makro-ihtiyati uygulamalarla cari açığın yapısal bir iyileşme trendine girdiği görüşündeydi. Kur politikası üzerinden dö­nem dönem TL’nin değer kay­betmesinin “j-eğrisi” etkisiyle ilave destek sağlayacağı argü­manını savunuyordu. O yüz­den de analizlerinde Douglas Coupland’ın “J Pod” kitabın­dan alıntılar yapıyordu.

2018 yılına doğru takvim iler­ledikçe bazı temel gelişmeler yaşandı:

1-Türkiye, enerji bağımlılığını azaltacak politikalar........

© Dünya


Get it on Google Play