‘Onlar bizden farklıdır’
Geçenlerde Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, işverenlere tepki gösterirken “Bizi yok sayıyorlar. Kendilerini ayrı bir ırk zannediyorlar. Öyle gemiyi götüremezsin” diyordu.
Ergün Atalay, “Bizi yok sayıyorlar. Kendilerini ayrı bir ırk zannediyorlar” derken haklıydı ama ne yazık ki “Öyle gemiyi götüremezsin” derken değil. Çünkü bu “ayrı ırk olarak” görmek “gemiyi götürmeye devam etmenin” koşullarından biridir.
Ünlü Amerikalı yazar F. Scott Fitzgerald “The Rich Boy” (“Zengin Çocuk”-1926) adlı kısa öyküsünde “Sana çok zenginler hakkında bir şey söyleyeyim. Onlar bizden farklıdır” diyordu. Bu cümle, genellikle, zengin insanların sadece paraları sayesinde farklı olduğu şeklinde yanlış anlaşılır. Halbuki Fitzgerald, servetin nasıl karakteri, ahlakı ve duygusal gelişimi etkileyebileceğini, zenginlerin, (çağımızda kapitalistlerin) ortak insani deneyimlerden uzaklaşarak izole bir yaşam sürebileceğini anlatmaya çalışıyordu.
Zenginler, çoğunlukla, sıradan insanların yaşadığı kaygılardan ve zorluklardan yalıtılmış bir dünyada yaşarlar. Fitzgerald, zenginlerin ayrıcalık ve dokunulmazlık hissine sahip olduğuna, bu durumun da onlara hayatın birçok zorluğundan uzak bir yaşam sunduğuna işaret eder; zenginlik, onları yaşamın zorluklarına karşı korur bu da diğer insanlara karşı bir kopukluk ya da umursamazlık yaratabilir. Dolayısıyla........
© Cumhuriyet
visit website