Eski düzenin yeni yıkılışı
1918’de I. Dünya Savaşı bittiğinde dünyanın yeniden nasıl kurulacağıyla ilgili tartışma, 1919’da Amerika başta olmak üzere büyük güçlerin cevaplarıyla sona erer. Galipler, mağlupları ("barış anlaşmaları" ile) cezalandıracaktır, ama bu -ilk defa kurulan- uluslarüstü bir kurum Milletler Cemiyeti (MC) çatısı altında olacaktır.
17. yüzyılda Westphalia barış anlaşması ile belirlenmiş dünya düzeni, Alman saldırganlığı ile yıkıldığından, işe Almanların cezalandırılması ile başlanır. Versay anlaşması ile Almanya’ya dayatılan -toprak kayıpları ve savaş tazminatı başta olmak- üzere bir dizi yaptırım olur. Almanya olabildiğince güçsüzleştirilir. Fransızlar’ın, Almanlar’ın kendilerine üçüncü kez saldırması korkusu -Ren’in silahsızlandırılması ile giderilir. İngilizler, Almanlara yapılanlardan rahatsızdır, bunun gerisinde Fransa’nın Avrupa’da güçlenmesi korkusu yatar. İtalya, savaşın galiplerindendir ama istediklerini alamamıştır. Versay’ın Almanlarda yarattığına benzer bir düş kırıklığı İtalyanlar’da da vardır.
∗∗∗
I. Dünya Savaşı’nın ürünü Sovyetler Birliği ise -zorlu bir iç savaş sonrası- bu uluslararası ortamda "devrim ihraç etmek" (dünya devrimi) fikrinden, "ulusal güvenliği sağlamak" tezine geçmek zorunda kalır. Bu yeni devlet de -başta komşular- bir dizi devletle barış anlaşmaları yapar. E. H. Carr, bu dönem bir kısım liberalin gözünde "güç" siyasetinin adeta hakaretamiz bir kavrama dönüştüğünü........
© Birgün
visit website