Doğu Timor’u nasıl bilirsiniz?
Öyle bir ada düşünün ki Kıbrıs’ın üç mislinden daha büyük olsun.
Asırlar boyunca coğrafyayı boyunduruğu altında tutmuş Portekiz’in ve Hollanda’nın zenginliklerini bölüşemediği bir ada olsun.
Bölgede çıkarları olan yayılmacı Japonya’nın işgaline uğrasın, yakın komşusu Avustralya’nın müdahaleci siyasetine alet edilsin.
Portekiz’in sömürgecilik döneminin sona ermesiyle, komünistlerin güçlenmesinden ve adanın doğusunun bağımsızlığından korkan Endonezya’nın istilasına maruz kalsın.
Ve adanın doğusu, 21. yüzyılın bağımsızlığını ilan etmiş ilk devleti olarak, ancak 2002 yılında Doğu Timor (Timor-Leste) adıyla işgalci Endonezya’dan ayrılmış olsun.
Gezegenin halen en izole memleketlerinden biri olmasından mı ne, Asya’nın en başarılı demokrasilerinden birine sahip, hürriyet düzeyi gayet yüksek bir diyardan bahsediyoruz aslında. Vikipedinin aktardığına göre basın hürriyeti dünya klasmanında onuncu sırada, oy katılımı geniş, sosyal tartışma ağlarının aktif olduğu bir özgürlük cennetindeyiz adeta.
Hürriyete ve bağımsızlığa giden yolda mücadele etmiş ve yüksek sayıda kurbanlar vermiş militanlarıyla tanınan Doğu Timor’da, iktidar sahnesinde mütemadiyen karşımıza çıkanlar, davanın bayraktarları José Ramos-Horta ve Xanana Gusmão ülkenin başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığında paslaşıp duruyorlar sanki.
Kendine has kültürünü, geleneksel ritüellerini günbegün kaybetmekte olan, iktisadi olarak muvaffak olamayan bir sistemden muzdarip fakir Doğu Timor’a uçakların ender havalandığı komşu Singapur, Bali ve Darwin’den ulaşmak bile zor.
Dolayısıyla Güneydoğu Asya’nın bu kendine has coğrafyasını bir nebze tanımak için belgeseller biçilmiş kaftan.
Timsahın Uçuşu – Ruy Cinatti’nin Timor’u (O voo de crocodilo – O Timor de Ruy Cinatti) adlı filmde Doğu Timor’u 1946-1974 yılları arasında ada halkını, kültürünü ve coğrafyasını yakından incelemiş antropolog bir şairin aracılığıyla tanıyoruz.
Sömürgeci Portekiz İmparatorluğu tarafından tayin edilmiş, ilk etapta tarımdan sorumlu bir memur olmasına rağmen Ruy Cinatti ada halkı tarafından çok seviliyor ve antropoloji eğitimini tamamladıktan sonra tekrar döndüğü adada araştırmalarına devam ediyor.
Seneler boyunca oluşturduğu teferruatlı arşivi sayesinde biz de, halkın âdetlerinden mimariye, tabiat güzelliklerinden antropolojik bulgulara doyuyor, sömürgeci gücü temsil etmesine rağmen yerlilerin........
© Bianet
visit website