Mezhepçi vekâlet savaşları, emperyalizm ve Yemen suları-III
Geçen haftaki yazımda özetle;
- Yemen’de 8 yıldır devam eden emperyalist Vekâlet Savaşı’nda füze ve dronların, Husileri askerî ve siyasi hedefe götürmeye yetmediğinden;
- Suudi Arabistan ve BAE’nin beraberce saldırdıkları Yemen’de birbirlerine rakip duruma düştüklerinden;
- ABD’nin Yemen’de savaştırdığı Suudi Arabistan’ı silah satışı üzerinden çok feci kazıkladığından bahsetmiş; hatta sözü, bizim de yemek üzere olduğumuz F-16 kazığına getirmiştim.
Deniz ve hava kontrolünü elinde tutan taraf olarak Suudi Arabistan ve BAE’nin, Husi kıyılarına amfibi harekât yapmaları güçlü bir olasılıktır. Bu nedenle Husiler, kıyı sularında bazı sahaları mayınlamışlardır. Nitekim, Husi sahillerinde, çıkarmaya uygun plajlarda gizlice keşif-gözetleme yapan bir BAE sahil güvenlik botu, 9 Mart 2017’de 2 kişilik mürettebatıyla birlikte mayına çarpıp sulara gömüldü. Yemen sularında başka bir mayın infilakı yaşanmadı. BAE’nin batan bu teknesine sahil güvenlik botu demek, açıkçası içimden gelmiyor; 6,5 metre boyunda ve süratli gidebilen bir kayık desek daha doğru olur. Emperyalist Batı, Kızıldeniz’e mayın dökülmüş olmasını ziyadesiyle abartsa da; dökülen mayınlar, ulaştırma hatlarının dışında ve Husi kumsallarının önündeki sığ sulardaydı. Açıkçası, Husilerin amfibi harekâta karşı kendilerini savunmak için mayınlamaktan başka yapabilecekleri bir şey de yoktu.
Kızıldeniz’i işgal eden emperyalist savaş gemilerinin “meşru müdafaa” gerekçesiyle havada gördükleri her şeye -Husi saldırısı varsayımıyla- ateş açma âdetini, 10 Ekim 2016’da USS Mason isimli ABD destroyeri başlattı. O tarihten sonra, emperyalist savaş gemileri, Kızıldeniz’de, -kendilerine yaklaşsın ya da yaklaşmasın- havada gördükleri ve teşhis edemedikleri her şeyi, uzun menzilli SAM’lar ile düşürdüler; sonra da bu cisimlerin ne oldukları belli olmadığı hâlde “Husiler bize saldırdı” diyerek dünyayı kandırdılar. Emperyalizmin “meşru müdafaa” diyerek yaptıkları -ve günümüzde de sürdürdükleri- bu SAM atışlarının asıl amacı, Yemen’de ABD çıkarları için savaşan Suudi Arabistan ve BAE’nin hava savunma sistemlerini denizden desteklemekten başka bir şey değildir.
Jeopolitik körlük içinde olmayanlar, Husilerin vatanları için savaştıklarını iyi bilirler. Vatan savunması yapan Husilerin, Husi topraklarına saldıran Suudi ve BAE askerlerine; Husilere yapılan saldırıların sevk ve idare edildiği Suudi ve BAE komuta merkezlerine; Husilere saldırılarda kullanılan Suudi ve BAE hava üslerine; Husilere Kızıldeniz’den saldıran Suudi ve BAE savaş gemilerine; Husi topraklarına yapılan saldırıların ekonomik kaynağı niteliğindeki Suudi ve BAE petrol tesisleri ile petrol tankerlerine........
© Aydınlık
visit website