Stratejik taarruz kararı (3)
GİRİŞ…
“Stratejik Taarruz Kararı-1” ve “Stratejik Taarruz Kararı-2” başlıklı son iki makalem, Şanlı Millî Mücâdele’nin son safhasında, işgâlci Yunan kuvvetlerinin Anadolu’dan atılmasıyla sonuçlanan Büyük Taarruz ve hemen ardından yapılan Takip Harekâtına ilişkin verilen stratejik nitelikteki taarruz kararına ilişkindi. Bugünkü makalem de bir anlamda bahse konu makalelerin devamı mahiyetinde olacaktır. Bu konunun devamı mahiyetindeki diğer makaleler de zamanı geldikçe bu makale sayfasının sınırlılıkları kapsamında okuyucular ile paylaşılacaktır.
Başkumandan Mustafa Kemal Paşa tarafından 16 Haziran 1922 tarihinde Batı Cephesi Kumandanı Mirlivâ İsmet Paşa, Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa ve Millî Müdafaa Vekili Kâzım Paşa ile paylaşılan kesin sonuçlu stratejik taarruz kararının asıl amacı; Yunan Küçük Asya Ordusunun (KAO) [1] hiç beklemediği Afyon’un güneyindeki sarp dağlık bölgeden yapılacak bir taarruzla Yunan savunma hatlarının yarılmasının ardından bir imhâ muharebesi yaparak Batı Anadolu’daki Yunan kuvvetlerini çabuk ve kesin bir sonuç alacak şekilde bertaraf etmekti. Lâkin Afyon Cephesindeki Yunan kuvvetleri de peş peşe beş savunma hattı hâlinde kuvvetle tahkim edilmişti. [2]
Bir yıl önce Yunan kuvvetlerinin 10-25 Temmuz 1921 tarihlerinde yaptığı ileri harekât (Kütahya-Eskişehir Muharebeleri) sonucu Afyon, Kütahya ve Eskişehir düşmüş, TBMM tarafından 5 Ağustos’ta kabul edilen kanunla Meclis Başkanı Mustafa Kemâl Paşa üç ay süreyle Başkumandan olarak görevlendirilmişti. Bu kanun TBMM tarafından Sakarya Zaferi’nden sonra 30 Ekim’de, 4 Şubat ve 6 Mayıs 1922 tarihlerinde üçer ay süreyle uzatılmış, 20 Temmuz 1922 tarihinde de süresiz olarak uzatılmıştır. Gazi ve Müşir Başkumandan “başkumandanlık” görevini 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilan edilene ve cumhurbaşkanı seçilinceye kadar da sürdürecektir.
Yunan Hükûmeti, 19 Mayıs 1922 tarihinde Mayıs KAO komutanı Korgeneral Anastasias Papulas’ın yaş haddinden dolayı emekliliğini istediğini duyurmuş, ardında da bu önemli göreve, Hükûmet çevrelerine yakın ve hiç de liyâkati olmayan Korgeneral Georgos Hacıanesti atanmıştı. Oysa, bu görev değişikliği tamamen siyasî gerekçelerle yapılmıştı. Zirâ Papulas, Atina’ya bitirilmesini ve siyasî çözüm aranmasını tavsiye eden bir rapor göndermişti. Böyle bir gelişme 1920 sonlarında yapılan seçimlerde yenilgi yaşayan (Elefteryos) Venizelos Hükûmetinin ardından 8 Nisan 1922 tarihinde kurulan Başbakan (Dimitriyos) Gunaris liderliğindeki Kralcı Yunan Hükûmeti için kabul edilebilir olmadığından Papulas istifaya zorlanmıştı.
Papulas’ın görevden alınmasının ardından Yunan KAO’daki altı kabiliyetli general bu değişikliği protesto ederek emekliliklerini istediler. Altı generalin talebi kabul edilip, yerlerine yüksek........
© Anadolu Gazete
visit website