Kıbrıs’ta yeni bir umut
Diğer
24 Ekim 2025
Tufan Erhürman
Tufan Erhürman’ın Kıbrıs’ta elde ettiği seçim başarısının anlamı Türkiye’de yoğun şekilde tartışılmaya devam ediliyor. AKP-MHP ortaklığının elindeki tüm devlet gücünü ve sivil olanakları kullanarak eski Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı cansiperane desteklemesine rağmen, CHP’nin kardeş partisi CTP’nin lideri Erhürman’ın Kıbrıs’ta elde ettiği başarı Türkiye için çok dersler içeriyor. Ancak Türkiye’de olası bir seçimde benzer seçmen eğilimlerine rağmen, benzer sonuçların ortaya çıkması şartlara bağlı. Türkiye’de iktidar seçim sonuçlarını kendi lehine çevirmek için her türlü yola başvuracaktır. Zira Cumhurbaşkanı Erdoğan her ne bahasına olursa olsun iktidarını korumaya kararlı. Aklında mevcut rejimi daha da sağlam temellere oturtarak kalıcı hale getirmek var.
AKP içinde şu anda Erdoğan sonrası için yapılan iç mücadele, mevcut iktidarın sürdürülmesi konusunda pek kuşku duyulmadığına işaret ediyor. Merak edilen, Erdoğan’ın oğlu Bilal’i mi işaret edeceği, yoksa damat Bayraktar’ı mı tercih edeceği. Veya aradan Bakan Fidan’ın mı, yoksa Müsteşar Kalın’ın mı sıyrılarak ipi göğüsleyeceği.
Oysa Türkiye’de seçmeninin önceliği bunlar değil. Türkiye’de halkın büyük bir kesimi tıpkı Kıbrıslılar gibi yoksulluk, adaletsizlik, yolsuzluk ve baskılara tepki gösteriyor. Bu yoz düzenin son bulmasını istiyor. Çağdaş ve laik bir toplum düzeninde yaşamayı umuyor. Geçmişte halkın taleplerine hakkıyla cevap veren, kararlı bir muhalefet bulunmadığı için iktidarın işi nispeten kolaydı. Ama şimdi kararlı ve kolay kolay yılmayan bir muhalif önderlik mevcut. Yenilenen CHP kadroları, başta Özgür Özel olmak üzere, mücadelenin içinden sivrilen isimler. Söz konusu kadrolar yoksulluk, adaletsizlik, yozlaşma ve baskı sarmalı içinde bunalan geniş halk kesimlerine umut veriyor. Bu nedenle haftada birkaç kez yurdun değişik köşelerinde yapılan mitinglerde alanlar çoşkulu kalabalıklar tarafından dolduruluyor.
Buna rağmen iktidar dolu dizgin muhalefetin üzerine gelmeye devam ediyor. Uluslararası konjonktür de şu anda çok müsait. Türkiye’de olan bitenler, daha yakın zamana kadar ona insan hakları ve demokrasi dersi veren Batı’nın umurunda değil. Avrupa’nın derdi Trump’ın hışmına uğramamak ve Ukrayna’da saldırganlığını daha da artıran Putin Rusya’sı karşısında savunma gücünü tahkim etmek. Buradan Türkiye’ye Avrupa savunması için önemli roller çıkıyor. O yüzden İngiltere, İspanya, İtalya ve nihayet Almanya, Türkiye’ye Eurofighter satışına onay verdiler. Almanya Şansölyesi Merz’in Türkiye’ye yakında yapacağı ziyaret bu alanda yeni bir dönemeç olabilir. Yunanistan’ın bütün itirazlarına rağmen Türkiye’nin AB’nin SAFE savunma projelerine katılımı kesinleşebilir.
Trump Amerika’sı ise demokratik rejimlerle çalışmak yerine, otoriter rejimlerle çalışmayı kendine daha uygun buluyor. Trump, suyuna gittiği sürece Sayın Erdoğan’dan gayet memnun. Bunları geçen hafta Şarm El Şeyh zirvesiyle ilgili yazımda irdelemeye çalışmıştım. Şarm El Şeyh’teki manzara mevcut durumun çok çarpıcı bir resmini verdi. Demokrasilerin otoriter rejimler karşısında el pençe divan duruşlarını bundan daha güzel yansıtacak bir resim karesi bulunamazdı her halde.
Türkiye’de bundan sonrasına muhalefetin direniş ve mücadele azmi karar verecek. Ama bizim konumuz Kıbrıs seçimlerinin anlamı. Tufan Erhürman’ın seçimleri kazanacağı........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein