menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

CHP ve 'Parti Programı Çalıştayı'ndan izlenimler

13 1
11.09.2025

Diğer

11 Eylül 2025

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Gölge Maliye Bakanı Prof. Dr. Yalçın Karatepe (solda), 5. CHP Genel Başkanı, eski TBMM Başkanı ve Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, Mülkiye İktisat ekolünün önde gelen temsilcilerinden T24 yazarı Prof. Dr. Ercan Uygur

Bu yuvarlak masa oturumlarından ekonomi ile ilgili olanına ben de davetli idim. Oturumlar başlamadan önce açılış konuşmaları vardı. Bu konuşmaların başlamasını beklerken salona dikkatlice baktım ve salondaki genel ortamı anlamaya çalıştım.

CHP’ye iktidarın ve yandaşlarının her yönden yaptığı baskıları dikkate alınca, kuruluş haftası etkinlikleri ertelenir mi diye aklıma geldi. Ama ne yöneticilerde, ne toplulukta öyle bir hava yoktu, tam tersine daha bir kenetlenme izlenimi aldım.

Bu yazıda bir gün süren çalıştayda edindiğim izlenimleri aktarmak istiyorum. Bu izlenimlerin bir bölümü benim gözlemlerime, bir bölümü bazı çalıştay katılımcılarının bana anlattıklarına dayanıyor.

Salondakilerin yarısını (belki biraz daha fazlasını) Türkiye’nin her yerinden gelmiş genç akademisyenler oluşturuyor. Bazı meslektaşları tanıyorum. Katılanların diğer yarısını bürokraside ve özel kesimde çalışan, çalışmış olan her meslekten uzmanlar oluşturuyor.

Salon doluydu, sonradan öğrendik ki bu kişilerin tümü davet edilmişti, kayıt yaptırıp toplantıya katılan 600 kişi vardı. Yine sonradan öğrendik ki, yuvarlak masa toplantılarını duyan ve katılmak isteyen yaklaşık 2000 kişi daha vardı. Sayı sınırlaması nedeniyle bunlar katılamadılar.

Katılan ve katılmak isteyen sayısı oldukça büyüktü; demek ki yoğun ilgi vardı. Bu ilginin nedenini anlamak için birkaç kişiyle konuştum. Nedenlerden birisi mesleki birikimi aktarmak ve arttırmak isteği idi. Ancak herkesin söylediği önde gelen neden şuydu:

“Hocam Türkiyemiz, Atatürk Cumhuriyetimiz, özgürlüğümüz elden gidiyor. Buraya gelip azıcık da olsa katkı yapmak, sahip çıkmak, birlikte olmak istedik.” Açık söyleyeyim, bu duygu yoğunluğu beni etkiledi. Zaten bu yoğunluk salonda da hissediliyordu.

Konuştuklarımdan bazıları üniversitelerde, orta dereceli okullarda, diğer kamu kuruluşlarında yapılan kayırmaları, yolsuzlukları, baskıları anlattılar. Kurumlardaki bu baskılar, muhalefet partilerine, özellikle CHP’ye yapılan “saldırılar”, giderek Atatürk Cumhuriyetine yapılıyor şeklinde algılanıyordu.

İktidar bu algıyı yaratmak istedi mi bilmiyorum. Ama bellidir ki zorlayarak, baskı yaparak, tutuklayarak bu duygular ve algı değişmeyecek. Hele hep dile getirilen “geçinemiyoruz” yakınmaları da varken. Tarih gösteriyor ki, iktidarı orta vadede böyle sürdürmek olanaksız.

Salonun ön taraflarında Genel Başkan Yardımcısı ve Gölge Maliye Bakanı Prof. Dr. Yalçın Karatepe ile birlikte oturuyoruz. Kendisi benim eski öğrencimdir. Birileri gelip bir şeyler söylüyor, sonra başkaları. Gururla bakıyorum. Önde gelen yönetici kadroyu soruyorum. Gösteriyor.

Tanıdığım CHP’li bir vekili soruyorum. O ve birkaç kişi ortada görünmüyor imiş. Neden? Yalçın Karatepe bir yanıt vermiyor, geçiştiriyor. Sonra başkalarından öğreniyorum; bu birkaç kişi Kemal Kılıçdaroğlu’na yakın isimlermiş. Çok şaşırdım. Böyle bir zamanda böyle bir tavır çok acı!

Aşağıda kısaca açıkladığım gibi, konuştuğum birkaç kişi İstanbul’da iktidarla birlikte........

© T24