menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ey hakikatin gönül erleri VII

9 1
latest

Mevlâna der ki:

“Aşksız yaşama ki ölü olmayasın

Aşkla yaşa ki diri olasın.”

Ah bu aşk ateşi gönlü sarmayagörsün, o zaman alev alan ruh insana neler yaptırır. Leyla olur gönüllere, Mecnun olur çöllere düşürür. Hak yolunda kendinden geçirir. İnsanı insan ve kul gibi görür. Bütün benliklerini yerle bir eder. Mesnevi diliyle dillere düşürür. Nizami’ye, Fuzuli’ye, Sezai Karakoç’a ne şiirler yazdırır. Niceleri aynı ateşi gönüllerinde taşırır bir âlemi sarar. Aşka tutuşunca sönmeyen ateşinle varsın, onunla hallenir, onunla yaşarsın. Bülbül olur dillere düşersin. Dilinin hüznü, sevinci, tutkusu seni bambaşka hâllere yönlendirir. İnsana can, yoldaş, gönüldaş olursun.

Böyle bir ateşin ve aşkın yok ise sen neye yararsın, nesin, kimsin? Âşık değilsen yaptıklarının ne tadı olur?

Âşık isen, neye niyet ettiysen yola düş, gönlüne uy, ısrar et, git gidebildiğin kadar. Asla vazgeçme. Gitmez isen sonradan ne pişmanlıklar yaşarsın. Gecenin zifirisinde gönlünü ve yolunu görmek için boşuna beklersin. Gönül gözün kapalıysa boşuna çırpınırsın. Ne önünü görürsün ne yolunu sürdürürsün. En küçük bir yılgınlıkta bocalar ve tökezlersin.

Yolculuklarında kiminle birliktesin, kimlerle yoldaşın ve........

© Milli Gazete