Bilgiliydi Ama Cahildi
YILLAR önceydi.
Yozgat çevresinin tanınmış âlimlerinden Halit Demirpolat Hoca ile yakın temas içerisindeydim. Her günü okuma ve onları defterine bakkal amcaların kulak arasına sıkıştırdıkları o meşhur kavuniçi renkli tükenmez kalemle yazardı. Cedelci olarak bilinen dedemin yakın ahbabı olan Naci Hafızdan ders okumuştu. Naci hocanın soyadı “Yozgatlı” idi ama şöhreti bu şekilde yayılmıştı. Genç yaşta göçtü.
Aile mezarlığımızın beş metre yukarısında yatıyor. Dedemle kabir komşuluğu yapıyorlar.
Halit Hoca derinlemesine düşünen, az konuşan, sorulunca tüm ayrıntılarıyla cevap vermeyi önemseyen bir yapıya sahipti. Genellikle muhatabına “Kitaba bir bakayım” derdi. Konuyu bilmesine rağmen bir kere daha inceler öyle cevaplardı.
…
ARTIK şehre göç yapıldığından köyde ihtiyarlar kalmıştı.
Gençler tahsil yaptılar. Yüksek okullar okudular. Meslek sahibi oldular. Elleri iş tuttu. Tüm bunlar güzeldi ama sahte bir özgüven belası da gelip başımızın üstüne oturdu.
Bir bayram arifesiydi. Gurbette olanlar dökülüp gelmişlerdi. Artık kim kimdir karıştırmaya başlamıştık.
Yatsı namazından sonra bahçede muhabbet sofrası kurulmuştu. Gören duyan gelmişti.
Bir değişiklik sezinliyordum.
Eskiden büyükler sözü havalandırır bizlerse onları kalbimize kondurmaya çalışırdık.
Sorularımız elbette oluyordu. Sırası geldiğinde soruyorduk. Ama cevapları dinlemeye ve anlamaya da hazırdık. Sonuna kadar sabrediyorduk. Kavramak için çaba da harcıyorduk.
Şimdi durum değişmişti.
Artık kimin kim olduğuna bakılmıyor, içine girilen ortamın ilim ve irfan seviyesine dikkat edilmeden yüksek perdeden konuşmalar yapılıyordu. Üstelik nutku atılan meselede yeterli........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein