Müesses nizamları sarsan pratikler kendisine yer edinenler tarafından gercekleşmemiştir. En zayıf görülen kişi veya gruplar hakikate dayalı güçleriyle zaferden zafere koşarlar. Dünya'nın özgür halklarını meydanlara indiren ve tüm medyatik imkanlarına rağmen dünyada oluşturulan siyonist anlatıları yıkanlar "ben mülteci çocuğu Yahya" diyerek kendisini tanıtan adam ve arkadaşlarıydı. Hakikate dayalı bu tanımlama ve tevazu barındıran söylem, insanı belki bu mücadele içerisinde paydaş kılan, duygusal bağ kurduran temel faktörlerden birisiydi. Müesses nizamın yok saydığı, emeğini sömürdüğü, tarihini ve kimliğini güç imkanlarıyla silmeye çalışan "büyük imkanlara" karşı mustazaf kimliğinde olanlar doğrudan bizim hikayemizin kahramanlarıydı.

Sumud filosunun o en küçük ve en geriden gelen teknesi de benzer hisler doğurdu dünyamda. Küçük bir tekne çeşitli teknik ve ekip sıkıntılarına muhatapken , "marinette off" cümlesine karşılık aktivistler irade gösterip yola koyuldular. Filoya müdahale haberleri ardı ardına gelirken bu gemi yaşadığı teknik aksaklık nedeniyle filodan geri düşmüştü ve yoluna devam ediyordu. Tıpkı peygamberimizin ordusuna sonradan yetişen Ebuzer gibi. Üstelik tek ortak........

© İslami Analiz