menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ölümüne büyüme

18 1
14.12.2025

Türkiye’de Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) artışı, saray iktidarı tarafından hâlâ ekonomik başarının vitrini olarak sergileniyor. Oysa GSYH yalnızca üretilen toplam değeri ölçer; bu değerin kimlerin ellerinde yoğrulduğunu, kimin sırtına yüklendiğini, kimin servetini büyüttüğünü söylemez. Bu yüzden GSYH artışı tek başına ne refahı ne de toplumsal ilerlemeyi anlatır. TÜİK’in 2024 İl Bazında GSYH verileri, özellikle 6 Şubat depremlerinden ağır biçimde etkilenen Hatay, Kahramanmaraş, Malatya ve Adıyaman’da, bu gerçeği çıplak hâliyle gösteriyor. Bu illerde GSYH’nin çökmemesi, hatta bazı kalemlerde korunması, açlık sınırında yaşayan işçilerin daha uzun saatler, daha yüksek risk altında çalıştırılmasıyla mümkün oldu. 2024’te deprem bölgesinde büyüyen şey ekonomi değil, emek sömürüsünün kendisiydi.

2024 yılı başında net 17 bin 2 TL olarak belirlenen asgari ücret, yüksek enflasyon karşısında hızla erimiş; yılın ikinci yarısına gelmeden yüzde 25-30 oranında reel değer kaybına uğramıştı. Aynı dönemde kamu destekli inşaat ve altyapı faaliyetleri sayesinde GSYH cari fiyatlarla artmaya devam etmişti. Bu tablo, büyüme ile ücret arasındaki bağın koptuğunu gösteriyor. Türkiye’de büyüme, ücretleri yukarı çeken bir mekanizma değil; tersine, ücretlerin baskılanması büyümenin ön koşulu haline geldi. Deprem bölgesinde bu ilişki daha sert yaşandı. Barınma, ulaşım ve temel tüketim maliyetleri artarken, asgari ücretli işçinin reel geliri Türkiye ortalamasının da altına........

© Evrensel