menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dert devrim değil, imandır

10 1
wednesday

Dert devrim değil, imandır

MUSTAFA ÇELİK

İslâmî literatürde “devrim” kelimesi yerine “inkılap” kavramı geçerlidir. Devrim, çoğu zaman yıkıcı bir kopuşu, geçmişi tümüyle reddeden bir başkaldırıyı çağrıştırırken; inkılap, kökten bir dönüşü ama asıl kaynağına doğru bir dönüşü ifade eder. Yani sadece değişmeyi değil, asli olana, fıtratın temiz berraklığına yeniden kavuşmayı…

İnkılap, İslâmî anlamda, insanı cahiliyyenin karmaşasından alıp İslâm’ın sahih rehberliğine taşımaktır. Bu bir kopuş değil, bir toparlanıştır; bir reddediş değil, bir hatırlayıştır. Kişinin bedeninden önce kalbinde gerçekleşen bir dönüşüm… Çünkü İslâm’da inkılap, önce fertte başlar. İnsan ne zaman ki kendi nefsinin karanlık köşelerini aydınlatmaya niyet eder, işte o zaman gerçek dönüşümün kıvılcımı yanar.

Fertte başlayan bu dönüşüm, aileye sirayet eder. Aile, toplumun en küçük ama en güçlü çekirdeğidir. Ve nihayet bu inkılap, devletin yönelişine kadar uzanır.

İslamî inkılabın hedefi, öfkenin ateşini körüklemek değil, imanın nurunu parlatmaktır. Hakiki devrim, toprağı değil, vicdanı sarsar. Zira iman zayıfladığında, insanın içindeki hakikat duygusu da sarsılır. İşte bu yüzden Müslüman’ın devrimi, bir yıkım değil; bir ihya hareketidir - yıkılmış gönülleri yeniden inşa etmek, unutturulmuş hakikatleri hatırlatmaktır.

İnsan, dertle tanıştığı anda kendi iç dünyasının derinliklerine itiliverir. Hayatın gürültüsü bir anda susar; dostluklar, alışkanlıklar, planlar ve umutlar birer birer geri çekilir. Geriye, insanın kendi sesiyle baş başa kaldığı o........

© Yeni Akit