51 bin vatandaşımızın öldüğü Kahramanmaraş depremi sonrasında deprem bölgesinde kurtarma ekipleri arasında olan yanılmıyorsam bir Hollandalı mealen;

“Sizler ne yaptınız da Tanrıyı bu kadar kızdırdınız?” şeklinde bir soru sormuştu.
İşte o sorunun cevabı “Halanın Kilerinde” saklı bulunan ve yapılan bir aramada meydana çıkartılan 500 kilo altının varlığında saklıdır.

Çünkü bir atasözümüz der ki;
“Kula bela gelmez hak yazmadıkça hak bela yazmaz kul azmadıkça”
İşte başımıza gelen bütün felaketlerin sebebi bu sözün içerisinde yer almaktadır.
Bir dünya düşünün o dünyada yer alan bir Filistin devleti var (dı) o ülkede 500 çocuk açlıktan ölüyor.
Ama halanın kilerinde 500 kilo külçe altın çıkıyor.
Kimindir o altınlar?
Pazarda sebze meyve artığı toplayan Fatma teyzenin,
Gecenin köründe bir kilo eti ucuza alabilmek için kuyruğa giren ve ayakta güçlükle duran 85 yaşındaki Hüseyin amcanın,
Kanser olan çocuğunun ilaçlarını alamayan Ahmet dayının alın terleridir.
O külçe altının içerisinde tüyü bitmemiş yetimin öksüzün hakkı vardır. Emekli olduktan sonra bir inşaatta gece bekçiliği yapan Mehmet amcamın alın teri vardır.

O külçe........

© Günışığı Gazetesi