Sabah, öğlen, akşam.

Ne zaman TV. ekranına elimi uzatıp düğmeye bassam, haber saatlerinde hep aynı başlık:

Kadın cinayetleri.

Tabii ki, her cinayetin üst başlıkları da bir aşağı, bir yukarı hep aynı:

Her gün kadına şiddet artıyor.

Dahası var; Kadın cinayetlerindeki rakamlar kar topu gibi büyürken, işlenen mahaller ve rakamlar ters orantılı olarak düşüyor. Örneğin, Kastamonu'daki anne ve oğlunun öldürüldüğü köy ise tam 94 hane...

Anne, oğul kaybı ile nüfus 2 düştü. Suçlu babada bir cezaevinin mevcudunu artıracak

Ah ki, ne ah!

Vah ki, ne vah!

Yakılan ağıtlar ise yürekleri yakıyor.

Peki, bu "Ah" ve " Vahlar" a, akan göz yaşlarına karşı bir "tepki ve etki" hareketi devreye girmez, giremez mi?

Olmaz mı?

Hem de en yüksek perdeden ses vermek için ülkemizin çeşitli yer ve belirli noktalarında sağ kalan kadınlarımız harekete geçiyor!

İllâ ve de lâkin ; Tepkiye karşı polis barikatları ve artan polis sayısı "Dur" diyor!

İşte İstanbul'daki son kadına karşı şiddete "Dur"........

© 9 Eylül Gazetesi