NEZAKET

Haddeden geçmiş nezâket yâl ü bâl olmuş sana
Mey süzülmüş şîşeden ruhsar-ı âl olmuş sana
Beyit, on yedinci yüzyılda yaşamış divan şiirinin ünlü şairi Nedim'in kaleminden çıkma. Sevgiliye seslenen şair “Nezaket haddeden geçmiş sana boy pos olmuş; şarap şişeden süzülmüş sana kırmızı yanak olmuş” diyor. Sözlüklerde, madenleri tel durumuna getirmek için kullanılan ve türlü çapta delikleri olan çelik araç olarak tanımlanır hadde. Haddeden geçmek biçimlenmek, haddeden geçirmek biçim vermektir. Nezaket, toplumda karşılığı olan önemli değerdir. Düş dünyasında canlandırdığı sevgilinin nezaketini yani narinliğini, inceliğini haddeden geçirerek ona bir kat daha değer katıyor, şair. Böylece nezaketin, nazikliğin, inceliğin önemine vurgu yapıyor.
Nazik insan zariftir, duyguludur, ağırbaşlıdır, ölçülüdür. Duruşu, davranışı, konuşması sakin bir dere gibidir. Karşısındakine güven, huzur verir. Güzeldir, hoştur. Kalp kırmaz, gönül yıkmaz… Nazik olmayan saygısız, kaba sabadır. Nezaketsizdir. Böyle tipler iticidir. Duygu, düşünce ve davranışlarında bir derinlik, bir incelik, bir naziklik yoktur. Bir başka söylemle kibar değildirler. Hamdır böyleleri; çiğdir, değersizdir. Toplumda olumlu bir karşılığı yoktur. Ünlü Fransız yazar Voltaire “İyi ahlak, insanlar arasında bir nezaket alışverişidir; bu alışverişte yer almayan değersizdir” diyerek nezaketin erdemli insana olumlu yönde değer kattığına vurgu yapar.
Göğsünü meltem rüzgârları ile şişirip sakin denizlerde coşkuyla yol alan göz alıcı bir yelkenli gibidir divan şiiri. Gönlünü seviye (aşk) açar, sırtını mazmunlara dayar. Sevgilinin yanağı, boyu boşu, saçı, dişi, gözü, kaşı, ağızı ve dudağı mazmunlar yoluyla dile getirilir. Gül yanağı simgeler; inci dişi, gonca ağızı, gece saçı, nergis gözü, keman kaşı…
Bunlardan biri de servi ya da servi revandır. Sevgilinin boyu, posu, endamı, alımlılığı, güzelliği servi ile sembolize edilir. Dahası sevgili yürüyen bir servi olarak tasavvur edilir. Duygu ve düş/ler dünyasına dalan Nedim, bir servi inceliğinde olan sevgiliyi haddeden geçirterek yeniden biçimlendirir. Daha da incelmiştir sevgili daha da zarifleşmiştir, nazikleşmiştir. Hoş olmuştur. Estetik bir değer kazanmıştır. Bu aşırı abartılı anlatımın bir başka yansısı Fuzûlî'de görülür: Öyle zaif kıl tenimi firkatinde kim / Vaslına mümkün ola yetürmek saba beni! Sevgiliden ayrı kalmanın üzüntüsü ile mum gibi eriyen bedenimi öyle........

© Yeşilgiresun