Fatih Altaylı neden tutuklu?
Bu soruyu Fatih Altaylı için sordum ama bu soru elbette sadece onun için değil, başta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olmak üzere tutuklu olarak yargılanan bir çok belediye başkanı, siyasetçi, bürokrat, basın emekçisi, iş insanı ve hatta sıradan vatandaş için de aynen geçerlidir.
Herkes şunu çok iyi bilmelidir ki tutuklama bir ceza yöntemi değil, sadece yargılama sürecinin sağlıklı yapılabilmesi için zorunlu hallerde uygulanan bir önlem olmalıdır.
Tutuklamanın bir cezalandırma yöntemine dönüştürülmesi hukukun temel ilkesi olan masumiyet karinesine derinden aykırıdır. Hüküm giyip cezası kesinleşmemiş bir kişinin tutuklanarak özgürlüğünden mahrum edilmesi sadece masumiyet karinesine değil aynı zamanda insan haklarına da aykırıdır.
Kişiden alınan özgürlüğün ve zamanın geri verilmesi mümkün olmadığı için gereksiz ya da yanlış tutuklamalar geri dönüşü olmayan bir cezalandırma olarak kabul edilmeli ve muhakkak suretle engellenmelidir.
İsnat edilen suç ve bu suçu gerçekleştirme olasılığının olup olmadığını fevkalade tartışmalı ama Fatih Altaylı’nın suçlu olup olmadığını tartışmayı hukukçulara bırakalım, bu noktada tutuklu yargılanmasının gerekli olup olmadığına odaklanalım derim.
Tutukluluğun iki ana gerekçesi vardır:
1- Şüphelinin delilleri yok etme ya da karartma olasılığı.
2- Şüphelinin kaçma olasılığı.
Bu iki kalemin gerçekleşme olasılığı çok kuvvetli değilse tutuklama gereksizdir, böyle bir tutuklama kararı hüküm kesinleşmeden cezalandırma olarak........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Waka Ikeda
Daniel Orenstein
Grant Arthur Gochin