Yetki, Adalet ve Seçici Sessizlik

İktidar yanlısı ana akım medya mensuplarından biri olan ve bu zamana kadar yargının geldiği halden hiç şikayetçi olmayan Mehmet Akif Ersoy, kendisi söz konusu olduğunda “yargının hali malum” gibi bir ifade kullanınca, sorunu daha geniş bir çerçevede ele almak isteyerek, bir önceki yazıda toplumsal kutuplaşmanın, siyasi fanatizmin ve “biz-onlar” ayrımının adalet duygumuzu nasıl aşındırdığını ele almıştık. Özellikle “onlardan olunca oh olsun” düşüncesinin, masumiyet karinesini ve muhakeme yeteneğimizi nasıl yok ettiğini tartışmıştık. Şimdi bu zihniyetin, devlet yönetimi ve sistem tartışmaları açısından neden hayati bir tehlike olduğunu konuşalım.

Çünkü mesele sadece bireysel adaletsizlikler değil; yetkinin kimde ve nasıl toplandığı meselesi de.

Muhakeme yeteneğinin körelmesi

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiş sürecinde yapılan en önemli uyarılardan biri şuydu: Cumhurbaşkanına verilen yetkiler fazlasıyla geniş ve denetim mekanizmaları zayıf. Bu yetkiler, bugün........

© Yeniçağ