menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ekonomik ve ekolojik şiddet daha ne kadar sürecek?

11 0
20.06.2025

Derinleşen ekonomik krizle birlikte toplumsal meşruiyeti zayıflayan AKP/saray rejimi, halka yönelik ekonomik ve ekolojik şiddeti giderek arttırıyor.

Ekonomik şiddetin en açık belirtisi şüphesiz, yüksek enflasyon karşısında her geçen gün daha fazla eriyen ve emekçilerin önemli bir kısmı için açlık sınırının altında kalan ücretlerdir. Hükümet geçen yıl sonunda enflasyonu düşürecekleri iddiasıyla asgari ücreti 2025 yılı için hedefledikleri enflasyon oranına göre belirledi. Ancak enflasyonla mücadele programı başarısız oldu; yılın ilk ayından itibaren hedefler şaştı ve asgari ücret, beslenme ve barınma gibi temel ihtiyaçların bile karşılanamadığı bir seviye olan açlık sınırının altına düştü.

2025 yılının ilk beş ayında TÜİK verilerine göre enflasyon yüzde 15.09 olarak açıklanırken, İstanbul Ticaret Odası (İTO) verilerine göre yüzde 20’ye yaklaştı. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG)’na göre ise yüzde 26’yı buldu. Memurlara temmuz ayında yapılacak ücret artışında ilk altı aylık enflasyon dikkate alındığı için TÜİK, zaten gerçekleşenin çok altında açıkladığı enflasyonu, her haziranda, çok daha düşük açıklamayı alışkanlık haline getirmiş durumda. Hükümet de aynı nedenle vergi artışı; elektrik, akaryakıt vb fiyat düzenlemelerini genellikle temmuz ayına bırakıyor. Gerçi İran-İsrail savaşı nedeniyle artan petrol fiyatları gerekçe gösterilerek yapılan zamlar şimdiden ardı ardına gelmeye başladı ama temmuzdan itibaren zam yağmurunun artması ve iğneden ipliğe tüm ürünlerin ve hizmetlerin fiyatına yansıması sürpriz olmaz.

Ücretlerin satın alma gücü düşerken ve emekçiler gıda, barınma gibi en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamazken Erdoğan,”Asgari ücrete ara zam var mı?” sorusunu “Söyledim ya!” gibi anlamsız bir ifadeyle geçiştirdi. 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü........

© Yeni Yaşam