‘Kurt ile kuzu hikayesi’
Barış ve demokratik toplum sürecinin gidişatına dair olumlu değerlendirmeler yazmak, demokrasi isteyen herkesin temel arzusudur. Ne yazık ki iyi niyetli anlatımlar her zaman mümkün olmayabilmektedir.
Bu anlamda Kürt Halk Önderi Öcalan, adı geçen süreç kapsamında hem son derece önemli ve tarihi adımlar atmakta hem de devleti adım atmaya zorlamaktadır.
Buna karşın devlet, bir yılı aşkın süre boyunca parçalı, tutarsız ve ürkek bir tavır izlemiştir. Dolayısıyla devlet, sayın Öcalan’ın geliştirdiği politikaların da katkısıyla, kalıcı sonuçları olmayan birkaç adım atmıştır.
Bu gerici politikadan dolayı devlet sayın Öcalan ile görüşmekten ısrarla kaçınmakta, yargılandığı davadan berat eden Ahmet Türk’ün göreve iadesi engellenmektedir. AHİM kararın rağmen Demirtaş serbest bırakılmamaktadır. Rojava’da son günlerde ortaya çıkan olumlu gelişmelere, Türk devleti müdahale etmiş ve kaos çıkartmıştır. CHP’lilere, gazetecilere ve muhaliflere yönelik saldırılar, şiddetlenerek devam etmektedir.
Bütün bu saldırı ve uygulamalar, süreci zehirleyen, beklendiği ve istendiği hızla ilerlemesini engelleyen gelişmelerdir.
Devlet neden böyle davranmaktadır? Çünkü devlet Kürt sorununun varlığını kabul etmiyor. Süreci de barış ve demokratik toplum süreci olarak değil, “terörün” sonlandırılması olarak görüyor.
Böyle olunca sürecin ilerlemesi, askeri başarıya, yani silahların teslimine indirgeniyor. Numan Kurtulmuş’un “terör örgütünün silah bıraktığı teyit ve tescil edilmeden yasal düzenlemelere geçilmeyecektir” demesinin nedeni budur. Böylece devlet, “silah bırakma tamamlanmadı” diye bir gerekçe üreterek, sürecin başarılı olmasını engelleyebilirim” demektedir. Kurdun kuzu........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Daniel Orenstein
Beth Kuhel