Üçüncü Dünya Savaşı, “İslâm’a Karşı İslâm Savaşı” olarak planlanıyor!

Üçüncü Dünya Savaşı çıkacaksa, yine bize karşı, İslâm’ın küresel sistemi sarsacak ölçüde gelişini durdurmak için çıkacak, çıkarılacak.

“Bize karşı” dedim. Bin yıl önce Ehl-i Sünnet Omurga’yı inşa ederek, Ehl-i Sünnet Omurga üzerinden bin yıl sürecek bir dünya düzeni (nizâm-ı âlem) tesis eden, böylelikle hem İslâm âlemini bir çatı (Ehl-i Sünnet Omurga) altında toplayan, hem de dünyaya adalet, hakkaniyet ve merhamet ilkeleri çerçevesinde nizam ve intizam kazandıran bir gökkubbe’nin yeniden dimdik, capcanlı dirilişine karşı çıkarılacak üçüncü dünya savaşı.

Çin’in gelişini durdurmaya karşı çıkarılacak deniyor. Bir defa soruları doğru sormasını bilmeliyiz: Çin geliyor mu ki? Çin, kapitalistleşiyor ve kendini inkâr ederek intihara sürükleniyor: Çin yok olmaya geliyor: Kapitalistleşen Çin’in beş bin yıllık Çin medeniyetinin üzerine sünger çektiğini, dolayısıyla intihar ettiğini göremiyorsanız neyi görüyorsunuz peki?

Kendini inkâr eden Çin üzerinden üçüncü dünya savaşı ancak yanlışlıkla çıkar, bir hata kıvılcımıyla, Tayvan meselesini patlatmak gibi bir yanlışlık üzerinden çıkar ama bu da çok çabuk sona erer, lokal bir çatışmaya dönüşür.

Benzer gözlemleri Rusya için de yapabiliriz.

Şangay Beşlisi, alternatif bir dünya düzeni sunmuyor. Amerikan / Yahudi hegemonyasına karşı İngiliz güdümlü bir dünya sunuyor.

Küresel sistemi ve meşrûiyetini sorgulayacak bir sahiciliği, sahici ve köklü temellere ve vaatlere sahip değil Çin.

İslâm dünyası sahip ama.

Gazze, bunu ispatladı.

Gazze direnişi, insanlığın haysiyetini nizam-ı âlem / ümmet fikrine (her şeyin anası / kökü olduğu bilincine sahip hakîkî Müslümanların koruyabileceğimi ve kurtarabileceğini dünya âleme ispat etti.

En zor şartlarda bile insanın haysiyetini sadece Müslümanlar kurtarabilir, dedi Gazze bütün dünyaya.

İnsanlığın haysiyetini koruma fikrine sahip güçlü ve asil bir fikir, insanlığa insanca yaşayacağı bir gelecek vadedebilir.

Modern ve/veya postmodern Batı uygarlığı hümanizm üzerinden kuruldu ama hümanizm bir tanrı arayışıydı, insana insanlığını hatırlayacak bir tanrı arayışı. Fakat bu arayış, sağlam, sahici felsefî temellerden yoksun olduğu için insanın tanrılaşmask çabasına dönüştü ve kendi temellerini dinamitleyecek yıkıcı dinamikler üzerinden kendini varetti.

İnsan........

© Yeni Şafak